Yani, Sığınak'taki tüm anormallerin hastalanması artık an meselesidir, bende dâhil. | Open Subtitles | إذاً إنها مسألة وقت فقط قبل أن تصاب كل الطفرات في الملجأ بالمرض من ضمنهم أنا |
Kutuyu bulması artık an meselesi. | Open Subtitles | إنها مسألة وقت فقط قبل أن يعثر على الصندوق |
Başkan'ın isteklerimizden haberdar olması sadece an meselesi. | Open Subtitles | إنها مسألة وقت فقط قبل أن يتم إبلاغ الرئيس بمطالبنا.. |
Latnok üzerinde hakimiyet kurmalıydı ve inan bana istediğini nasıl elde edeceğini anlaması sadece an meselesi. | Open Subtitles | لكان للاتنوك تحكما كاملا فيك، و صدقني المسألة مسألة وقت فقط قبل أن تكتشف كيف تحصل على ما تريده |
Bu binayı da aramaya başlamaları sadece an meselesi. | Open Subtitles | إنها مسألة وقت فقط قبل أن يبحثوا في هذا المبني أيضًا |
Bill, Eli'nin Dr. Casey'e tekrar saldırması sadece an meselesi. | Open Subtitles | (بيل)، إنها مسألة وقت فقط قبل أن يحاول (إبلاي) الوصول إلى الدكتور (كازي) و ... |
Layner'ın takımının toplanması sadece an meselesi... | Open Subtitles | إنها مسألة وقت فقط قبل أن يبدأ فريق (لاينر)... |