"وقدمت" - Traduction Arabe en Turc

    • verdim
        
    • verdi
        
    • ettim
        
    • teklif
        
    • tanıttım
        
    Yanlış bir rapor verdim. Tamam mı? Ben-Ben... adamı tanıyordum. Open Subtitles وقدمت تقريراً مزوّراً، حسناً كنت أعرف الرجل
    Bir ay sonra yine göz ardı edildim ve ertesi gün istifamı verdim. Open Subtitles بعد عدة اشهر استلمت تقرير اخر وقدمت طلب تقاعدي باليوم التالي
    Sadece doğumu tetiklemek için bir kaç fikir verdi. - Hepsini denedik. Open Subtitles رقم وقدمت لنا الأفكار حول كيفية لحث على العمل.
    Ama Natalie Baldwin'e, kalbini durduracak başka bir şey daha mı verdi? Open Subtitles ولكن هل نحن في التفكير وقدمت ناتالي شيء آخر التي تسببت في قلبها لوقف؟
    Uçağa bindiğimizde sırtımı sıvazlayıp kendine iyi bak dedi, ben de teşekkür ettim. TED وبمجرد صعودي على الطائرة، ربّت على كتفي وودعني، وقدمت له خالص شكري.
    Aniden benimle bağlantıya geçip, para teklif etmen hep iyi niyetinden mi yani? Open Subtitles إذن ظهرت لي فجأة وقدمت لي مالًا طيبة منك؟
    Daha sonraki bölümlerde bu temel üzerine ekledim ve "nonbinary" ile "transseksüel" gibi daha süslü kelimeleri tanıttım. TED في الحلقات التالية قمتُ بالبناء على هذا الأساس وقدمت كلمات منمقة كبيرة مثل: "غير مزدوج الجنس" و"المتحول جنسياً".
    Ben de kemiğin üzerine atel koyup ağrı kesici verdim. Open Subtitles لقد ساعدت في وضع جبيرة عليه وقدمت له مسكن
    Sana destek verdim, hem de ciddi politik sonuçlarına rağmen. Open Subtitles وقدمت لك ذلك الدعم على حساب جزء كبير من القيمة السياسية.
    Onu koz olarak kullandım ve aynı sırada sana da haber verdim. Open Subtitles استخدمته كنفوذ وقدمت لك معلومات في نفس الوقت
    Kendisine yiyecek bir şeyler ve uyuyacak bir yer verdim. Open Subtitles أعطيته شيئا للأكل وقدمت له السرير
    Babanın ölümünden sonra, sana desteği ben verdim! Open Subtitles وقدمت لك الدعم عند موت والدك
    Belgelerimi çoktan verdim bile. Open Subtitles سبق وقدمت معاملاتي الورقية
    Onu öldüren adamla ilgili bana bilgiler verdi. Open Subtitles وقدمت لي بعض المعلومات عن الرجل الذي قتلها
    Her ihtimale karşı potasyum iyodür ilacı verdi. Open Subtitles وقدمت لنا أقراص يوديد البوتاسيوم لأي أشعاع متبقي
    FBI kanıtlamam için bana bir takım verdi. Open Subtitles وقدمت لي المباحث الفيدرالية فريقاً لأثبت ذلك.
    3 ay önce kendisine son derece uygun olduğunu düşünmesi için ona her türlü nedeni verdi ve şehir değiştirdiği için bir dostuna sırtını dönmesi, Isabel'e göre bir davranış değil. Open Subtitles منذ ثلاثة أشهر، وقدمت له كل الأسباب للشك في انه كان مقبولا، وليس حقا من إيزابيل للذهاب مرة أخرى على صديق ببساطة لأن أنها غيرت المشهد.
    Hikayemi de 15 dakika erken teslim ettim bu arada. Open Subtitles وقدمت قصتي قبل الموعد ﺒ١٥ دقيقة، شكرا جزيلا
    Onları koltuğa buyur ettim ve bir bardak su ikram ettim-- Tamam, hallettim. TED و أجلستهم ، وقدمت لهم أكواب الماء -- حسنا ، تذكرت.
    Karşılığında tüm öğrencilerin ruhlarını teklif etmiş. Open Subtitles وقدمت اليها ارواح الطالبات كلهن في المقابل
    San Antonio Spurs için küçük bir başlangıç adımı olarak ona bir iş teklif ederek sessizliğini satın almaya çalıştığını hissediyorum. Open Subtitles وأنا استشعر انك حاولت شراء صمته وقدمت له وظيفة كبداية صغيرة إلى الأمام الى سان أنطونيو سبيرز.
    Bende yanına gittim, yanına zıpladım. Kendimi tanıttım. Open Subtitles لذا سرت تجاهه , قفزت تجاهه وقدمت نفسي
    Sadece kendimi tanıttım ve dünya hakkındaki planlarımı sundum. Open Subtitles ‫لقد قدمت نفسي للتو ‫وقدمت خططي للعالم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus