Faraday kafesi açtı, o diğer hayaletler edelim. | Open Subtitles | فتح وقفص فاراداي، السماح للأشباح أخرى بها. |
Ama aynalı kahve masası, iguana kafesi, duvarda samuray kılıcı adam ya torbacı ya da dikkatsiz bir dekoratör kullanıyor. | Open Subtitles | فقط طاولة زجاجية وقفص ايغوانا وسيوف ساموراي على الجدار اما ان هذا الشخص تاجر مخدرات |
Antika kuş kafesi, hokey malzemeleri. | Open Subtitles | وقفص التحلف القديمة وأغراض الهوكي |
"Yeni Bir Yaprak" ve "Kuş kafesi"ni yazdı. İsmi geçmez ama Tootsie'de de vardı. | Open Subtitles | لقد كتبت الورق الجديد وقفص العصفور لقد أعادت كتابة "توتسي |
Odaların içerisinde, kızılötesi hareket sensörleri ve 2.5 metre yüksekliğinde nesnenin etrafını saran, elektrik yüklü, bir kafes var. | Open Subtitles | وأيضا درجة حرارة جسم المستخدم داخل الغرف يوجد أجهزة استشعار للحركة بالأشعة تحت الحمراء، وقفص يوجد بداخله القطعة، بطول 8 أقدام، مكهرب ومتصل بجهاز إنذار |
Sadece o, bir kova ve kuş kafesi... Dahice. | Open Subtitles | فقط هو و دلو وقفص طيور , عبقري |
Bildiğim kadarıyla buraya gelişin oldukça ciddi şekilde gerçekleşti çünkü bizim araştırmacılara, Kia ve onun devrilme kafesi ile ilgili söylediğin şeylerden biri de; | Open Subtitles | أعلم أنك أخذت رحلتك إلى هنا على محمل الجد، فقد أخبرت باحثنا عندما كنت تسأل عن سيارة الـ (كيا) وقفص الحماية، حيث قلت: |
Burası da boş bir kafes. Ve sonra... | Open Subtitles | ..وقفص فارغ، والآن |
kafes. | Open Subtitles | وقفص |