| Çünkü koltuğun beni duvara fırlattı ve son altı aydır hücre arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لأن أريكتكِ قذفتني للحائط وكانت لديّ شريكة بغرفة السجن طوال الستّ أشهر الماضية |
| Bir ailem vardı. Ama artık neredeler bilmiyorum. | Open Subtitles | وكانت لديّ عائلة، لكنّي لم أعد أعرف مكانهم. |
| Utangaç ve garip biriydim ama. 50 kilo kadar fazlam vardı ve ön dişlerim de berbattı. | Open Subtitles | كنت محرجة ، كان وزني بذلك الوقت يزيد بـ100 باوند ، وكانت لديّ أسنان أمامية متقدمة |
| Bir elimde ot makası vardı, diğerinde de petunya çiçeği. | Open Subtitles | وكانت لديّ جائزة زهور البتونيا في اليد الأخرى |
| Bizi bu Büyük Hüsran'dan kurtaracak bir reform lazımdı ve bir fikrim vardı. | Open Subtitles | كنتُ بحاجة إلى صفقة جديدة كي تُخرجنا من الكبح العظيم، وكانت لديّ فكرة. |
| Birlikte olma fırsatım vardı ama bunu kullanmadım. | Open Subtitles | وكانت لديّ فرصة معها ولكنّي لم أغتنمها |
| Birlikte olma fırsatım vardı ama bunu kullanmadım. | Open Subtitles | وكانت لديّ فرصة معها ولكنّي لم أغتنمها |
| Elimde o tablo vardı. Ve bir de planım. | Open Subtitles | كانت لديّ اللوحة وكانت لديّ خطة |
| Nefret ettiğim boktan bir işim vardı. | Open Subtitles | وكانت لديّ تلك الوظيفة التي أكرها |
| Ve benim daha çok "kardeş gücüm" vardı. | Open Subtitles | وكانت لديّ قدرة أخوية أكبر |
| İşim de vardı. | Open Subtitles | وكانت لديّ وظيفة. |
| Aslında ben aşırı titiz bir yavrucaktım. Snuffles adında pofuduk beyaz bir kedim vardı. | Open Subtitles | بالواقع كنتُ طفلًا مرهفًا، وكانت لديّ قطّة كثيفة الشعر سُميّت (سنافلز) |
| Aslında ben aşırı titiz bir yavrucaktım. Snuffles adında pofuduk beyaz bir kedim vardı. | Open Subtitles | بالواقع كنتُ طفلًا مرهفًا، وكانت لديّ قطّة كثيفة الشعر سُميّت (سنافلز) |
| Buffalo Bob olmuştum ve gerçek inek derisinden ceketim vardı. | Open Subtitles | (كنت (بافلو بوب وكانت لديّ سترة جلد البقر الصحيحة |