Muazzam bir Kuzeyimiz var. Ve orada küçük bir populasyon vardi, ve babam hirsli bir acik hava insaniydi. | TED | لدينا منطقة الشمال الرائعة و فيها عدد قليل من السكان، وكان والدي رجل يحب الهواء الطلق. |
Ve Sheffield'a vardığımda tavuk hâlâ sıcaktı ve babam hâlâ hayattaydı. | Open Subtitles | وعندما وصلت للمستشفى كانت لاتزال الدجاجة ساخنة وكان والدي على قيد الحياة ايضاً |
Ama lisedeydim, kafam karışıktı ve babam mahvolmuştu. | Open Subtitles | لكني كنت في المرحلة الثانوية كنت مشوشاً وكان والدي شخصاً محطماً |
ve babam..annemin karnını yumrukluyordu | Open Subtitles | وكان والدي يركل والدتي في بطنها |
Şimdi sekiz yaşında falanım ve babam beni oraya çıkarmaktan sadistçe bir keyif alıyor. | Open Subtitles | إذاً.. كنت في الثمنة أو ما يقارب وكان والدي مُستمر بالغبطة السادية وكان يسحبني هناك مشيرا إلى أكبر واحد، ويقول:" |
ve babam hergün içiyordu. | Open Subtitles | وكان والدي في حالة سكر كل يوم |