"ولا أملك" - Traduction Arabe en Turc

    • ve
        
    Şeytani yanım o kapıda ve onu durduracak gücüm yok. Open Subtitles ذاتي الشريرة تقف وراء ذلك الباب ولا أملك أن أمنعها
    En kötü tarafını biliyor musun? Numara yapıyor, ve kanıtım yok. Open Subtitles أتعرفين ما أسوأ جزء أعرف أنه يدعي الإصابة ولا أملك دليلاً
    İyi de, bu doğru değil, ve onlara düşündüklerini vermeyeceğim. Open Subtitles ‫حسناً، هذا ليس حقيقياً, ‫ولا أملك أن أجعلهم يفكرون بذلك.
    Neredeyse tüm kitaplar İngiliz veya Kuzey Amerikalı yazarlara aitti ve neredeyse hiç çeviri eser yoktu. TED أغلب عناوين الكتب التي أملكها كانت لمؤلفين من بريطانيا أو من أمريكا، ولا أملك تقريبا أيّ كتابٍ مُترجم.
    Bu ayakkabıları gerçekten giyemem ve başka ayakkabım yok. Open Subtitles لا يمكنني حقًّا ارتداء هذا الحذاء, ولا أملك غيرها.
    - Ben çok sığ ve boş kafalıyım hiçbir konuda fikrim ve söyleyecek ilginç bir şeyim yoktur. Open Subtitles أنا سطحية جداً وفارغة ولا أملك أية أفكار أو أي شيء مهم لأقوله
    Bana hiç saygı duymuyor ve onunla yüzleşecek cesaretim yok. Open Subtitles إنه لا يحترمني، ولا أملك الشجاعة لمواجهته
    Hayatımın kışını yaşıyorum ve kendime ait hiçbir şeyim yok. Open Subtitles والان هذه هى أخر أيام حياتى ولا أملك أى شيئ يخصنى
    Araba sürmeyi bilmiyorum, ve bir kameram yok. Open Subtitles أنا لا أعرف كيف اقود سيارة ولا أملك كاميرا
    Bak, başına gelen şey sadece bir intikam şakasıydı ve benim bir alakam yoktu. Open Subtitles أنظرى, الذى حدث لك مجرد مزحة صغيرة0000000 ولا أملك شئ لافعله مع هذا الأمر
    Gelecekte 200,000 yılında o ölüyor ve yapabileceğim hiçbir şey yok. Open Subtitles إنه يموت الآن بعد 200.00 سنةٍ في المستقبل، ولا أملك شيئاً لأفعله
    İlk randevuda kızı hamile bırakmıştım ve onun için kuvvetli hisler beslemiyordum, muhtemelen de asla beslemeyecektim. Open Subtitles جعلت المرأة حاملا فيموعدناالأول ولا أملك مشاعر قوية لها ومنالمحتملألاأحملمشاعراإطلاقا
    Dinle beni, buraya gelmek için çok zaman harcadım çok uğraştım ve fazla zamanım yok. Open Subtitles أصغي إليَ يا فتي لقد بذلت جهداً كبيراً للوصول لهنا ولا أملك الكثير من الوقت
    Yalnız ve hiçbir şeyim olmadan. Sadece hikâyem var. Open Subtitles بمفردي ولا أملك شيئا كل ما أملكه هي قصتي
    ARbamın nerede olduğunu bilmiyorum, üç defa istifra ettim, ...ve hâlâ senden daha iyi bir gece geçiriyorum. Open Subtitles ولا أملك أدنى فكرة عن مكان سيارتي, وتقيئت في فمي ثلاثة مرات, وما زلت أحظى بليلة أفضل من ليلتك.
    Ben bir polisim ve şu an da seni tutuklamakla, kaybedecek zamanımda yok. Open Subtitles إنني شرطي ولا أملك الوقت حتى لكي أعتقلكِ
    Bak, bu acil bir durum, ve sizin şu telesekreter mesajınızı dinlemek için hiç vaktim yok Open Subtitles اسمع , لدي حالة طارئة ولا أملك وقتاً لألعب مع لعبة بريدك الصوتي
    - Kusura bakma ama film izliyorum ve bir kayıt cihazım yok. Open Subtitles إن لم تكن تمانع، فانا أشاهد فيلم، ولا أملك مسجل فيديو
    Sen New York'lusun ve savaşçısın. Open Subtitles هو لا يعلم حتى الأن ولا أملك الشجاعة لأقول له
    Babamı bu akşam yemeğe davet ettim, ve ona ne söyleyeceğim hakkında hiçbir fikrim yok. Open Subtitles لقد دعوت ابي على العشاء الليلة ولا أملك فكرة عما سأقول له

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus