"ولا يوجد شيء" - Traduction Arabe en Turc

    • bir şey yok
        
    • hiçbir şey yok
        
    • şey yoktu
        
    • şey yok mu
        
    • şey de yoktur
        
    "...seninle yapmaktan daha çok isteyeceğim başka bir şey yok. Open Subtitles ولا يوجد شيء أفضل عمله الآن على أن أقبّلك حالا
    Daha önce görmediğimiz türde bir nükleer savaş haricinde bunu engelleyebilecek bir şey yok. TED ولا يوجد شيء سوى حرب نووية يمكنها ان تحول دون حدوث ذلك
    Ama burada üç makale yayınlamışım ve karşılığında hiçbir şey yok. Open Subtitles ولكن ها انا ذا ,ثلاث اوراق نشرت ولا يوجد شيء لاظهاره
    Baba, gitmeliyim ve senin yapabileceğin hiçbir şey yok. Open Subtitles أبي , يجب أن أذهب، ولا يوجد شيء يمكنك أن تفعله
    Hiç acı çekmedi. Yapabileceğin hiçbir şey yoktu. Open Subtitles لم يعان ولا يوجد شيء كان باستطاعتك فعله لمساعدته
    Ve senin kendi sevgili karınla paylaşacağın başka hiçbir şey yok mu? Open Subtitles ولا يوجد شيء آخر تود مشاركته مع زوجتك المحبوبة؟
    Bu dünyada kötü müzikten kötü bir şey de yoktur. Open Subtitles ولا يوجد شيء في العالم أسّوء من الموسيقى السيئة
    O ölmeden önce de aşıktım ve yapabileceğim bir şey yok. Open Subtitles كنت احب قبل موتها ولا يوجد شيء تجاه هذا الحب
    O ölmeden önce de aşıktım ve yapabileceğim bir şey yok. Open Subtitles كنت احب قبل موتها ولا يوجد شيء تجاه هذا الحب
    Direkt kana karışıyor. Çıkartacak bir şey yok. Open Subtitles تسير مباشرة فى مجرى الدم ولا يوجد شيء يمكن أن يخرجها
    Korkuyorlar. Canavara yem oldular. Beklemekten başka yapabilecekleri bir şey yok. Open Subtitles مرتعبين , لحم لأجل الوحش ولا يوجد شيء يمكنهم فعله سوى الانتظار
    O, 9 yıl önce bütün bilgilerin üzerinden geçtim. Hiç bir şey yok. Open Subtitles لقد تصفّحتُ كلّ ذلك قبل تسع سنوات ولا يوجد شيء به
    Ve bunu daha fazla ertelemek için yapabileceğimiz bir şey yok. Open Subtitles .ولا يوجد شيء بأستطاعتنا ان نقوم به لتأخير هذا
    Dört yıl boyunca kumu delik deşik ettik ama aşağıda hiçbir şey yok. Open Subtitles لقد كنا نبحث بفضول حول هذا الرمل، بحثنا عن ذلك أربع سنوات ولا يوجد شيء هناك تحت الماء
    Babam annemi ararken ömrünü heba etti ama burada onun hain olmadığını kanıtlayabileceğimiz hiçbir şey yok. Open Subtitles قضى والدي حياته كلهافي البحث عنها ، ولا يوجد شيء هنا يمكن أن يساعدنا على اثبات انها ليست خائنة.
    Ama ben gittim ve orada memnun olacak hiçbir şey yoktu. Open Subtitles لأني كنت هناك ولا يوجد شيء مرضي فيها.
    Haberlerde de bir şey yoktu. Open Subtitles ولا يوجد شيء في نشرات الأخبار أيضًا
    Ve söyleyebileceğiniz hiçbir şey yok mu? Open Subtitles ولا يوجد شيء يمكنكِ أن تخبريني به ..
    - Ve hiçbir şey yok, CCTV'de başka bir şey yok mu? Open Subtitles - ولا يوجد شيء ، ألا يوجد أي شيء على كاميرا المراقبة هذه؟
    ikisinin bir arada olmasından daha güçlü bir şey de yoktur. Open Subtitles ولا يوجد شيء أقوى مِنهما مُجتمعَين معاً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus