"ولكن ما لم" - Traduction Arabe en Turc

    • ama
        
    ama fark edemediğim, bütün bu zamanı insanların nasıl rahatlıkla internetten gözlük sipariş edeceklerini bulmaya harcamışlardı. TED ولكن ما لم أدركه حينها هو أنهم قضوا كل ذلك الوقت في محاولة معرفة كيفية إقناع الناس بشراء النظارات عبر الإنترنت.
    ama bana naneli şeker vermek dışında yapabileceğin bir şey yok. Open Subtitles ولكن ما لم تكن لديك معطرات الأنفاس فليس بوسعك شيء لم تفعل هذا على الدوام؟
    ama onu evire çevire dövüp, merdivenlerden ittiğim hikâyeyi anlatmamıştım. Open Subtitles ولكن ما لم أخبرك به هو عن تلك المرّة التي برّحتُه فيها ضرباً وأوقعتُه عن الدرج، ولقد استمتعتُ بذلك حقّاً
    ama onu korkuttuktan sonra Gretchen'e ne olduğunu hiç bilmiyordum. Open Subtitles ولكن ما لم أكن أعرفه كان الذي حدث إلى جريتشين بعد أنا أخفتها
    ama bilmiyordu ki Başak bazı şeyler talep edemez. Open Subtitles ولكن ما لم يعلموه,أن هناك العديد من الأشياء التى لا يمكنك أن تطلبها من العذراء
    Dinle, konuşmayı çok isterdim ortak ama söyleyecek başka bir şeyin yoksa ben yola koyulayım, olur mu? Open Subtitles اسمع , أود بالحديث معك يا نيل ولكن ما لم تحصل على شيء آخر علي الذهاب , مفهوم ؟
    ama maalesef elimizde birinin seni öldürmeye çalıştığına dair bir kanıt yok. Open Subtitles ولكن ما لم نحصل على دليل أن احدهم حاول قتلك
    ama bana kasada ne olduğunu, şimdi nerede olduğu ve kadının neden öldüğünü söylemedikçe hiç bir şey yapmıyoruz. Open Subtitles ولكن ما لم تخبرني بما كان في ذاك الصندوق واين هو الآن ولماذا تلك المرأة ميتة؟ ليس لدينا ما نقوم به
    ama bana görevin ne kadar süreceğini söylemedi. Open Subtitles ولكن ما لم يخبرني به هو مدى الوقت الذي سأبقى متورطاً فيه
    ama doktorun söyledikleri Susan'ın onu rüyalarında görmesine engel olamadı. Open Subtitles ولكن ما لم يتمكن الطبيب من منع سوزان من فعله هو أن تحلم بذلك هو أن تحلم بذلك
    Sen de onu öldürdün. ama Başkan'ın masasına bulduğu şeyle ilgili bir mesaj bıraktığını bilmiyordun. Open Subtitles ومن ثمّ قتلتها، ولكن ما لم تكن تعرفه أنّها تركت رسالة عمّا إكتشفته على مكتب العمدة
    ama fark etmedikleri bir şey vardı... bir başkası da bu işe ilgi gösteriyordu. Open Subtitles ولكن ما لم يدركاه انه كان هناك احد اخر ينتبه ايضا
    Asker bunu kızın sağladığını anlamış. ama özgürlüğünün bedelini bilmiyormuş. Open Subtitles المُرتزق علم أن الابنة هي من أمنت اطلاق سراحه ولكن ما لم يعرفه هو السعر الحقيقي لحريته
    Cinayet silahını da bulduk ama öldürme sebebini bilmiyoruz. Open Subtitles ولدينا سلاح القتل، ولكن ما لم يكن لدينا هو الدافع.
    Ben örnek bir vatandaş değilim, Sayın Başkan, ama ters giden bir şeyler vardı. Open Subtitles أنا لست خبيرا، ولكن ما لم يكن هناك شيء طبيعي.
    ama size kimsenin söylemediği şey şu ki hâlâ bu işi düzeltmenin bir yolu var. Open Subtitles ولكن ما لم يخبركم به أحدًا، أنه مازال هناك سبيلًا لتسوية الأمر
    Sorgu denetçisi ellerini yıkadığını söyledi ama iyice ovalamadıysa sensörleri kandırabilir ve terlemez. Open Subtitles الفاحصه تجعل كل خاضع للأختبار أن يغسل يديه، ولكن ما لم تقم بفرك يديك بقوه فأجهزة الأستشعار يمكن أن تنخدع .بأنك لا تتعرق
    Ona, projem için lazım dedim ama aslında cep telefonumla, bu makinelerin fotoğraflarını çekeceğim. Open Subtitles ولكن ما لم أكن أقول له هو أن لمشروعي أنا فعلا سيأخذ الصور من هذه الكاميرات باستخدام هاتفي
    ama kimse anlamıyor ki benim onu kurtardığım kadar o kadın da beni kurtardı. Open Subtitles ولكن ما لم يفهمه أحد أن تلك المرأة أنقذتني بكل قدر مثلما أنا أنقذتها.
    ama bu fikrin kendi avukatından çıktığını bilmiyordu. Open Subtitles ولكن ما لم يكن يعرفه أنّ محاميه هو من أتى بهذه الفكرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus