"ولم تعد" - Traduction Arabe en Turc

• ve artık
• Ve geri
• hiç geri
• geri dönmedi
• ve bir
• son verildi
• geri gelmedi
• geri dönmemiş
• ve daha dönmedi

ve artık bakire de olmadığından tanrıça hizmetine kendisini adaması da mümkün değildir.
ولم تعد عذراء أيضاً لذلك لم تعد قادرة على تكريس نفسها... لخدمة الآلهة.

ve artık babanı dert etmiyordun çünkü ona verdiğin saat çok güzel bir saatti.
ولم تعد تشـعر بالذنـب أتجاه والدك لأن الساعة التي قدمتها لـه كـانت سـاعة جمــيلة

Çocuklar hakkında hiçbir iz bulamadık ve artık bizimle konuşmuyor.
لم نجد أي شـيء يدلنا أين أخفت الاطفال ولم تعد تتكلم

Çarşamba günü evi terk etti. Elveda bile demedi Ve geri de dönmedi.
خرجت من المنزل يوم الأربعاء دون أن تستأذن ولم تعد بعدها

Alison hiç geri aramamış mı?
آليسون أتتها 14 مكالمه ولم تعد الإتصال له؟

Asla geri dönmedi ve bunca zamandan sonra hayallerini gerçekleştirdiğini düşünmüştüm..
ولم تعد أبداً كُلّ هذا الوقتِ إعتقدت انه رُبَّمَا تحققت أحلامُها

İşimiz bitmek üzere. ve artık gerçekten işime yaramazsınız.
أوشكنا على الإنتهاء هنا، ولم تعد لك فائدة بعد الآن.

Bu annemin başına gelmiş ve artık su kayağına binemiyor.
حصل ذلك مع أمي ذات مرة ولم تعد تتزلج على المياه

Senin üzerinde araştırma yaptım ve artık sadece otopark işinde değilsin.
أجريت بحثاً عنك، ولم تعد تعمل في مجال ركن السيارات

Artık müfredatta sadece bir yabancı dil değil. ve artık ana İngiltere'nin yalnız etki alanı değil. Bu, dünya üzerinde her ingilizce konuşan her ulus için takip edilesi birşey.
لم يعد مجرد منهج لغة أجنبية في المدارس اليوم ولم تعد قاصرة فقط على إنجلترا لقد أصبحت عربة السيرك لكل دولة تتحدث الإنجليزية على كوكب الارض

Ama artık yok çünkü Mısır tarafı tünelleri suyla doldurdu ve artık kullanılamaz haldeler.
ولكن ليس بعد الآن، لأن الجانب المصري قام بغمر هذه الأنفاق بالماء ولم تعد تعمل نهائياً .

Kapsamlı bir ilaç patentsiz kaldığında ve artık piyasada bulunmadığında, ilaç firmalarını bu ilaçları geliştirmeye teşvik edecek bir prim yok, çünkü para kazanmıyorlar.
لا توجد حوافز في المكان طالما الأدوية عامة وخارج براءات الاختراع ولم تعد حكراً على تشجيع شركات الأدوية، ليطوروها لأنها لا تصنع المال.

O dönmüştü ve artık bana ihtiyacın yoktu.
لقد عادت ولم تعد بحاجة إليّ بعد الآن

Bu değerli aşçının Çarşamba günü gittiğini Ve geri dönmediğini mi söylemiştiniz?
قلت انها اختفت يوم الأربعاء ولم تعد بعدها؟

Ortalıktan kayboldun ve hiç geri gelmedin.
ويوما ما اختفيت ولم تعد ابدا

Ve geri dönmedi, di, di, 4 Temmuz'da geldi, di, di
ولم تعد ، تعد ، تعد حتى الرابع من يوليو ، يو ، يو

Böylece sürüsünden ayrıldı ve bir daha da suya dönemedi.
كانت مطرودةً من مجموعتها ولم تعد إلى الماء

Geri döneceğim. Ve Dünya'ya son verildi.
ولم تعد هناك أرض

Sizi ilk gördüğümde nefesim kesilmişti ve hâlâ da geri gelmedi.
عندما رايتك اول مرة أخذت انفاسى بعيدا ولم تعد من بعدها

Kıyafetler ve tarif uyuyor. Şehre iş için gitmiş ve bir daha geri dönmemiş.
قالت أنّها ذاهبة إلى المدينة للعمل ولم تعد أبداً.

Sachi dışarıya çıktı ve daha dönmedi.
لقد غادرت (ساتشي) ولم تعد بعد