Bunu hâlâ yapabiliriz. Tek yapman gereken arkana yaslanıp somurtmayı kesmek. | Open Subtitles | ومازال بإمكاننا أن نفعلها, أنت فقط بحاجه للنهوض وتكفي عن التكشير. |
Bazı eşyaları hâlâ müzedeydi ve bu da onların arasındaydı. | Open Subtitles | ومازال المتحف لديه بعض من أشيائه هذه كانت من ضمنها |
Üstesinden gelmemin biraz zor olduğunu biliyorum ve alışmak da hâlâ zor geliyor ama annemi mutlu ettiğin çok açık. | Open Subtitles | اعلم انه اخذ مني وقت حتى اتأقلم، ومازال غريب التكيف مع ذلك ولكنك بشكل او بآخر جعلت امي سعيدة جدا. |
Bu vahşice cinayetten on gün geçti ve hala bulunmuş bir şüpheli yok. | Open Subtitles | عشرة ايام مضت منذ تلك الجريمة المؤلمة ومازال لم يعثر على مشتبه به |
Yalnızca tek bir yavru hayatta kaldı ve hala bir öncü dişileri yok. | Open Subtitles | صغير واحد استطاع البقاء على قيد الحياة ومازال لا يوجد لديهم أنثى مهيمنة |
İki gün boyunca o duran dünyada oturdum ve Yine de çözüm bulamadım. | Open Subtitles | جلست هناك مع العالم فى صمت مؤقت ليومين ومازال لا يوجد حل قائم |
Dondum kaldım. Yani bütün bu yasal koşullara sahiptim ama buna rağmen bir muayenehanede bedenim üzerindeki bir hak (yetki) için mücadele etmek zorundaydım. | TED | كنت محتارة ماإذا كنت أستوفي الشروط القانونية هذه كلها ومازال علي مواجهة المعركة في غرفة الفحص عن استقلالية جسدي |
O mesajlar maktulün telefonundan yollanmış ve telefon hâlâ evinde. | Open Subtitles | أرسل هاتف الضحية تلك الرسائل النصية، ومازال الهاتف في منزلها. |
Ama park hâlâ orada ve içinde hâlâ insanlar var. | TED | ولكن الحديقة مازالت موجودة، ومازال الناس هناك. |
Ve hademe adam hâlâ Aziz Anthony'yi arıyor, fakat o telefonu açmıyor. | TED | ومازال عامل النظافة يناجي القديس أنتوني، ولكنه لا يرد عليه. |
Ekonomi tamamen çökmüş vaziyette ve insanlar hâlâ mücadele ediyor. | TED | لقد تدمر الاقتصاد تماما، ومازال الناس يناضلون. |
Adam elli yaşında ama hâlâ düzgün bir işi yok. | Open Subtitles | الرجل بلغ الخمسين ومازال لا يعمل عملاً له قيمة |
Evet, istediği şeyi aldı ama hâlâ memnun değil. | Open Subtitles | نعم لقد حصل على ما يريده ومازال غير راضي |
Müvekkilimin hayatı söz konusu ve üçüncü kişi konusunda hâlâ iddialı. | Open Subtitles | مُوكلى فى محاكمة قد تتكلف حياته ومازال يُصر أن شخصاً ثالثاً كان موجودا وقت الجريمة |
Bir adaya adam yasaklamak güzel kadın ile dolu ve hala yakınıyor. | Open Subtitles | لا أصدق هذا أنفى الرجل لجزيرة مليئة بالنساء الجميلات ومازال يتذمر ؟ |
Polis şüphelinin ruhsal durumunun bozuk olabileceğinden şüpheleniyor cinayet sebebini hala çözebilmiş değiller | Open Subtitles | اقرت الشرطة انه ربما يكون للمشتبه به اضطرابات نفسيه ومازال الدافع غير معروف |
pekala, toplantıdan beri 10 gün geçti, ve hala sakinleşmedi. | Open Subtitles | مرت 10 أيـام على الإجتماع .ومازال لـم يهدأ حتى الآن |
Tüm o beyin gücü ve kaynaklarla bile hala o iki fareyi yakalayamıyorsunuz. | Open Subtitles | كل هذا التفكير، وكل هذه المصادر ومازال هذين الأخوين على قيد الحياة ؟ |
İnsanların o eski zamanlarda kırmızı renk üretmek için en etkili yolu bulmaları bize göre hala bir mucize. | Open Subtitles | ومازال يعجزنا كيف أنه .. في هذه العصور الوسطى إكتشف الناس أن هذه الطريقة الأكثر فعالية لإنتاج اللون الأحمر |
Yine de güvende olacakları görseydim, yapardım. | TED | ومازال بالامكان رؤيتهم بامان سوف اقوم بذلك |
Benekli elbisem suratıma kadar çıkmıştı ve Yine de 12 servis boyunca oturmam gerekmişti. | Open Subtitles | فستاني البوكا يناسب وجهي ومازال يجب علي أن أحضر 12 فصل |
Bir kat tahta çakmış olmasına rağmen merdiveni ödünç vermiyordu. | Open Subtitles | لقد وضع مجموعة ألواح حول منزله ومازال لا يعطيني السلم لأهتم بمنزلي |
- 14 yaşımda halen bakıcım vardı. | Open Subtitles | هل كنت في الرابعة عشر ومازال لدي مُربية؟ ذلك غريب. |