Bu akşamki gösterimde modern, seksi, kaslı biriyle fotoğraf vermeli. | Open Subtitles | أن تصور في عرض مع شخص ما ذكي وصاخب ومثير |
seksi yabancı oyununu oynadığını sandım. | Open Subtitles | يعتقد لتر لك كانوا يلعبون اللعبة غريب ومثير. |
Eğer Gordon senin ne kadar güzel seksi ve akıllı olduğunu görmüyorsa tam bir ahmaktır. | Open Subtitles | ساره، إذا جوردن لا يستطيع الإخبار إنّه لأمر جميل ومثير جنسيا وذكي أنت , ثمّ هو أبله. |
Ah, biz Brooklyn'e her ay ateşli yeni restoran denemeye geliriz. | Open Subtitles | أوه ، كل شهر نجيء إلى بروكلن لإختبار مطعم جديد ومثير |
Değişimin iyi ve heyecanlı bir şey olduğunu düşünmeye şartlanmışız, ama ya öyle değilse. | Open Subtitles | نحن تكيّفنا للاعتقاد أن التغيير مفيد ومثير ماذا لو لم يكن كذلك؟ |
Lüks ve arkadaş canlısı heyecan verici atmosferiyle, Tears'a hoşgeldiniz. | Open Subtitles | أهلا بكم في دموع , الحانة اللطيفة بجو عصري ومثير |
Buradan hızlıca geçersek biraz daha teknik ve ilginç bir şey var. | TED | ننتقل بسرعة من هنا. إلى أمر تقنيّ ومثير للاهتمام أكثر. |
Orada kaç zengin, seksi, 20 li yaşlarda "broker" olacaktır biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفى كم هو غنى ومثير سماسره البنوك سيكونوا هناك؟ |
İnanılmaz derecede cesaretli ve seksi birşey yapıyorsun. Yani seni öpmem lazım | Open Subtitles | لقد قمتِ بعمل شجاع ومثير للغاية يجب أن أقبلكِ |
Pekala, araba yıkamak gereken parayı kazanmak için eğlenceli ve seksi bir yöntem. | Open Subtitles | تنظيف السيارات ممتع ومثير وسيمكننا من جمع المال الذي نريده |
Zeki,seksi, konuşabileceğim, kişilikli biri ve herşeyimi paylaşacağım biri. | Open Subtitles | شخص حقيقي ذكي ومثير اتحدث معه واشاركه بكل ما لدي |
Fakat Javier ile sevgili olduğunu biliyorum, ve o ünlü ve seksi ve ünlü ve... ben sadece Navid'im. | Open Subtitles | ولكنني أعلم بأنكِ تواعدين خافير وهو مشهور ومثير ومشهور و |
Biri bu kıl yumağından ayrılana kadar çok seksi ve eğlenceli bir olay. | Open Subtitles | الأمر يسير على نحو ممتع ومثير حتى يغص أحدهم بكومة من الشعر |
Bunu geride bıraktığım çok iyi oldu böylece hayatımda hiç sahip olamadığım seksi, kibar, sorumlu bir erkek arkadaş için yer açılmış oldu. | Open Subtitles | أنا سعيدة بأن هذا قد انتهى لإن هذا أوجد مساحة في حياتي لأجل شاب لطيف ومثير وجاد |
Ayrıca karşı konulmaz derecede çekici ve inanılmaz derecede seksi olduğumu düşündüğünü de söylüyorlar. | Open Subtitles | ويقولون أيضا انه لدي جاذبيه لا تقاوم ومثير بشكل لا يصدق |
Birlikte şov şarkıları söylemeyi seviyoruz ama tempomuzu seksi gibi yavaşlatacağız. | Open Subtitles | ونحن نحب غناء أغاني المسلسلات سويا لكننا نسير على لحن بطيء ومثير جدا |
Zaten terbiyesiz ve ateşli bir ağzın var. | Open Subtitles | وأنت تملكين فم قذر ومثير بالفعل |
Eminim ben çok önemli ve heyecanlı bir şey yapıyorumdur. | Open Subtitles | حسناً, أراهن أنني فعلت شيئأً مهم ومثير حقاً. |
Tabii ki çok şey öğrenemezsiniz çünkü ilginç, önemli ve heyecan verici her şey çeşitlilikte ve uzmanlıktadır. | TED | لن تعرفوا الكثير بالتأكيد لأن كل شيء ممتع ومهم ومثير يكمن في التنوع والتخصصات. |
Çok komik ve ilginç bulduğum başka birine devam edelim, çünkü bu kategorinin nasıl ortaya çıktığını bilmiyorum. | TED | لننتقل إلى أمر آخر أجده ممتع جداً ومثير للاهتمام. لأنّي لا أعلم كيف جاءت فكرة هذه الفئة. |
Seks hakkında, açık ve net, tartışmalı olmasına rağmen hem de. | Open Subtitles | على الرغم من أنّه حول الجنس، يظل صريح جنسياً، ومثير للجدل |
Joe Grant dedektifti, seksiydi ve tam sana göre biriydi zaten. | Open Subtitles | جو غرانت كان محقق ومثير وكان الانسان المناسب لك |