Listenin oldukça dolu ve ilginç olduğunu burada görebilirsiniz. | TED | ويمكنك ان ترى أنها قائمة غنية ومثيرة للاهتمام. |
Ve buldukları sonuçlar bence inanılmaz etkileyici bir şekilde basit ve ilginç. | TED | والنتائج التي وجدوها أعتقد بأنها مثيرة للغاية وبسيطة ومثيرة للاهتمام. |
Dışadönüklük ile biraz daha detaya gireyim, çünkü önemli ve ilginç buluyorum ve bize üç doğamız ile ilgili ne demek istediğimi daha iyi anlatıyor. | TED | دعوني أتحدث بالتفصيل عن الانفتاحية لأنها تبعية ومثيرة للاهتمام وتساعدنا في فهم ما أدعوه طبائعنا الثلاث. |
Hoş ve ilginç biri. Üstünden akıyor. Delisin sen. | Open Subtitles | إنها جذابة ومثيرة للاهتمام أنت مجنونة |
Çok güzel...zor ve ilginç bir dil. | Open Subtitles | وهي لغة... جميلة وصعبة، ومثيرة للاهتمام. |
ve ilginç. | Open Subtitles | ومثيرة للاهتمام. |
(Tezahüratlar) Google'da onu araştırdım, çünkü bunu hep yaparım, çünkü bir hayranıyım ve çünkü daima söyleyecek önemli ve ilginç şeyleri vardır. | TED | (هتاف) كنتُ أبحثُ عنها لأنني دوماً أبحث عنها لأنني من معجبيها، ولكن أيضًا لأنه لديها دائمًا أمورًا مهمه ومثيرة للاهتمام لتقولها. |