"ومجرد" - Traduction Arabe en Turc

    • ve sadece
        
    • sadece bir
        
    Dünyadaki diğer her şey, beni rahatsız edebilecek veya dikkatimi dağıtacak her şey ortadan kayboluyor ve sadece ben kalıyorum. TED وكل شيء آخر في العالم، أي شيء آخر قد يضايقني أو قد يستحوذ على انتباهي، يبتعد بعيدًا، ومجرد أنني هناك.
    Yine de işleri doğruca halledebildik ve sadece insan aklının gücüyle bunu yaptık. Open Subtitles ومع ذلك، يمكننا الحصول على الأمور في نصابها الصحيح ومجرد قوة العقل البشري
    Morty, gizli katmanlar aramayı bırak ve sadece etkilen. Open Subtitles مورتي، وقف الحفر للطبقات المخفية ومجرد أن أعجب.
    ve sadece numuneleri farelere bir kez daha göstererek ve tekrar mikroskopi sonuçlarına dönerek vaka tespit oranını %30'un üzerinde arttırmayı başardık. TED ومجرد تقديم العينات مرة أخرى إلى الجرذان وتدوير هذه النتائج الى الوراء ، كنا قادرين على زيادة معدلات اكتشاف الحالات أكثر من 30 في المئة.
    Böylece, bunun sadece bir oyun, sanal dünyadaki bir persona olduğunu bildiğim için ...orada daha dürüst davranabiliyorum. Open Subtitles لذلك، بالتحديد لأنها مجرد لعبة ومجرد شخصية تبنيتها في الفضاء الافتراضي أستطيع وقتها أن أكون أكثر صدقاً
    -Anne lütfen hiçbirşey söyleme ve sadece dinle. Open Subtitles لا يا سيل، ومجرد الاستماع إلى والدتك.
    Size birbirinden farklı birçok parça göstereceğim, beynimden çıkan şeyler olmaları dışında, bunların birbirleri arasında gerçek bir bağlantı yok, ve bunların hepsi yaşama bakarak, doğayı ve nesneleri görerek, ve sadece nesneler üzerine rastlantısal fikirlerin oyunsal çeşitliliğinden alınarak yapılmışlardır. TED سأريكم الكثير من القطع المختلفة النوع , ولا يوجد بينهما أى إرتباط حقيقى , إلا أنهم نوعا ما من إنتاج عقلى , وكل هذه الأفكارعبارة عن مجموعة من الإعتقادات و الأفكار المختلطة الناتجة من النظر للحياة ورؤية الطبيعة والأشياء , ومجرد تكوين بعض المعتقدات العشوائية المرحة حول بعض الأشياء .
    ve sadece en iyi viski. Open Subtitles - شكرا لك ,ومجرد أفضل نوع من السكوتش .
    Sadece bu yavaşlatıcı koruyucu tanrıçalar tarafından hatırlanmaya ve şu an ne yapmanız gerektiği hakkında ve ne olmanız gerektiği hakkında düşünmemeye, ama sadece burada olmaya, hayal gücünüze izin vermeye günlük endişeleri burada kimden Kaldır ve sadece anı yaşamaya ihtiyacımız var, bu senin için iyi ve bu hissetiğin şey için iyi. TED ونحن نحتاج إلى هذه الآلهة الراعية للرفاق العاطلين عن العمل لتذكرنا بأن تهدئة السرعة والوجود في الحاضر دون التفكير في ما يجب عليك القيام به وما كان ينبغي عليك القيام به لكن مجرد الوجود هنا والسماح لمخيلتك بالابتعاد عن مخاوف الحياة اليومية الموجودة هنا بأسفل ومجرد وجودك في الحاضر أمر جيد لك وهو أمر جيد لمشاعرك
    ve sadece bir çocuk. Open Subtitles ومجرد فتى.
    Ve yemeğin yanında sadece bir rulo ekmek ve bir bardak çay iç. Open Subtitles ومجرد لفة واحدة وكوب من الشاي مع طعامك.
    Olacağını düşünmek sadece bir hayal. Open Subtitles ومجرد التفكير بذلك.. إنه قصة خيالية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus