Satıyorum. Karşılığında kahve, şeker tütün, tuz, un ve fasulye alıyorum. | Open Subtitles | تجارهم للقهوة، سكر، يمضغ تبغ وملح وطحين وفاصولياء. |
Yüksek früktoz mısır şurubu, soya, şeker, tuz. | Open Subtitles | شراب ذرة غني بسكر الفواكه، صويا، سكر وملح. |
Ve kızın tırnak altında bulunan madde buğday unu, kokusuz parafin, tuz boraks ve şap içeriyor. | Open Subtitles | " والطين الذي وجده " سيد تحت أظافره به مزيف من الدقيق الأبيض وملح الكيروسين عديم الرائحة الكريهة |
Ama Tony'den ayrılınca, gözyaşlarımın iğnesi ve tuzu ile şişti gözlerim. | TED | لكن بمجرد أن تركت طوني، شعرت بحرقة وملح الدموع التي تسقط من عيني. |
Dünyanın bazı yerlerinden toplanmış deniz tuzu ve meyve özleri. | Open Subtitles | مصنوعة من الأعشاب ، وملح البحر ، الاستخراج والفاكهة من جميع أنحاء العالم |
Limon suyu ve deniz tuzu metal parlatıcıdır. | Open Subtitles | خليط عصير الليمون وملح البحر هو تلميع المعادن. |
Hayır, bana su ve tuz lazım bir de varsa yakılmış deri külleri | Open Subtitles | -كلا، أحتاج ماء وملح بالإضافة إلى رماد جلد محروق إذا تواجد. |
Hayır, bana su ve tuz lazım bir de varsa yakılmış deri külleri | Open Subtitles | -كلا، أحتاج ماء وملح بالإضافة إلى رماد جلد محروق إذا تواجد. |
Doğranmış sosisler, yumurta, biraz soğan ekmek, tereyağı, tuz ve karabiber, domates sosu. | Open Subtitles | \u200fنقانق مقطعة وبيض مسلوق والقليل من البصل... \u200fخبز وزبد وملح وفلفل وصلصة طماطم. |
Sarımsak, biberiye ve tuz. | Open Subtitles | ثوم وإكليل الجبل وملح |
Kan için tuz | Open Subtitles | وملح من اجل الدم. |
* Tavuk * Yağ * tuz | Open Subtitles | دجاج ، و شحم ، وملح |
"Yumurta, soğan ve tadımlık tuz ekleyin." diyor. | Open Subtitles | اضف بيضا , بصل , وملح تذوق |
"Ekmek ve tuz" | Open Subtitles | "خبز وملح ..أكل من الجسم. |
Ve tuz, elbette. | Open Subtitles | وملح بالطبع |
Üç şey istediğini söyledi: Birkaç kadın, birkaç erkek ve biraz banyo tuzu. | Open Subtitles | قال أنه يريد ثلاثة أشياء بضعة فتيات، بعض الرجال وملح استحمام |
Bence bu sorunlar kaya tuzu ve kondomla çözülebilir. | Open Subtitles | كل مشاكلنا يمكن أن تحل بواسطة الواقيات الذكرية وملح صخري |
Castor, Amber tuzu...her birinden birer dirhem. | Open Subtitles | الخروع وملح العنبر .. جرعة لكلاهما |
Blair Cadısı Kovucu, boynuz tuzu, Orman Scrabble'ı... | Open Subtitles | مبيد (بلير ويتش)، وملح قرن الوعل وأحجية الغابات |
- Bu plankton özü ve deniz tuzu. - Çok güzel. | Open Subtitles | - انه بلانكتون مستخرج وملح البحر |
Şahsiyetsiz ve dostları içinde kaya tuzu mermileri var. | Open Subtitles | وملح كالصخره للوسخ واصدقائه |