Birbirimize daha yakın yaşamak zorunda kalacağız. | TED | ونحن في طريقنا للعيش أقرب إلى بعضها البعض. |
Yaşadığımız yere daha yakın konumlarda yiyecek yetiştirmek zorunda kalacağız. | TED | ونحن في طريقنا لزراعة المزيد من الغذاء أقرب إلى المكان الذي نعيش فيه. |
Gelirken yolda gördük. Atları çalınmış. | Open Subtitles | مررنا بها ونحن في طريقنا إلى هنا وليس لديهم جياد |
Endüstri çağı denilen dönemden çıkıyoruz ve bilgi devrimine gidiyoruz. | TED | هذا ما نطلق عليه انتهاء عصر الصناعة ونحن في طريقنا إلى ثورة المعلوماتية. |
Peki, 95 numaralı yoldayız ve sana doğru geliyoruz. | Open Subtitles | حسناً، نحن في شارع 95 ونحن في طريقنا إليك |
Howie'yle ben bunun aptalca olduğunu düşünüyoruz, biz yüzmeye gideceğiz. | Open Subtitles | أنا وهاوي، اعتقدنا أنّه من الغباء، ونحن في طريقنا للسباحة. |
Şikago ya geri dönüyoruz. | Open Subtitles | أنا أخذ ليندساي بعيدا من هنا. ونحن في طريقنا الى شيكاغو. |
Meereen'e giderken sizin yaninizda at sürme serefi. | Open Subtitles | الشرف للركوب بجوارك ونحن في طريقنا إلى (ميرين) |
Bu ülkede yaptığımız ve çok gecikmeden başlayamayacağımız neredeyse her şey için ölçek küçültüp, tekrar ölçeklendirip yeni boyut belirlemek zorunda kalacağız. | TED | ونحن في طريقنا لدينا لخفض الحجم، وإعادة التحجيم ، وإعادة التحجيم تقريبا كل شيء نفعله في هذا البلد، ونحن لا يمكن أن تبدأ قريبا بما فيه الكفاية للقيام بذلك. |
Çalıştığımız yere -- (Alkışlar) -- daha yakın yaşamak zorunda kalacağız. | TED | نحن ذاهبون الى -- (تصفيق) -- ونحن في طريقنا للعيش أقرب إلى حيث نعمل. |
Evet. Mississippi dükkana giderken yolda hatırladı. | Open Subtitles | نعم ، تذكرها ميسيسبي ونحن في طريقنا الى المخزن |
Buraya gelirken yolda büyük bir kavga ettik. | Open Subtitles | كان لدينا ذلك الشجار الكبير ونحن في طريقنا الى هنا |
Lütfen, endişelenme. yolda sana her şeyi anlatacağım. | Open Subtitles | أرجوك لا تقلق ساشرح كل شئ لك ونحن في طريقنا |
B.T. Müdürü' nü aldık. Yola çıkıyoruz. | Open Subtitles | لقد أمسكنا برئيس قسم تقنية المعلومات ونحن في طريقنا |
Bu gece yine çıkıyoruz. | Open Subtitles | ونحن في طريقنا مرة أخرى هذه الليلة. |
Motosikletle bir geziye çıkıyoruz. | Open Subtitles | ونحن في طريقنا لركوب في المروحية |
Evet, sinyali şu anda aldık. yoldayız. | Open Subtitles | نعم، نحن فقط نلتقط الإشاره.ونحن في طريقنا إلى هناك. |
Son cinayetin işlendiği yere ulaştıktan sonra eve gideceğiz. | Open Subtitles | عندما وصلنا إلى الموقع من القتل الماضي، ونحن في طريقنا المنزل. حسنا؟ |
Ben ve Zombi Kız, biz şehre dönüyoruz güzel bir çift içecekler için. | Open Subtitles | أنا وزومبي فتاة، ونحن في طريقنا الى المدينة لبضع من المشروبات لطيفة. |
Meereen'e giderken sizin yanınızda at sürme şerefi. | Open Subtitles | الشرف للركوب بجوارك ونحن في طريقنا إلى (ميرين) |