Şimdi, ben ve diğer çocuklar, uslu uslu ve sessizce burayı terk edeceğiz. | Open Subtitles | الان انا والشباب سنكون على طريقنا بلطف وهدوء |
Onu hızlıca ve sessizce yüksek kurula çıkartmak beni başarılı gösterirdi. | Open Subtitles | بسرعة وهدوء للمندوب السامي سيجعلني أبدو بشكل حسن |
Şehire hızlı ve sessiz gireceğiz. Lütfen beni izleyin. Ben durursam, durun. | Open Subtitles | سندخل المدينة بسرعة وهدوء أتبعوا أشاراتي |
Solumda, günler boyu sürecek rujlar, tikleyen saatler kirli suratlar ve sessiz konuşmalar gördüm. | Open Subtitles | على يسارِي , رَأيتُ الأيامَ فوق الأيامِ مِنْ أحمرِ الشفاه وساعات تدق... نظرات قذرة وهدوء |
Eller havaya. Nazik ve yavaş. | Open Subtitles | إرفع يداك للأعلى بلطف وهدوء |
Kendi silahımı getirdim. Silahı dikkatli ve yavaşça yere bırak. | Open Subtitles | جلبتُ مسدسي الخاص والآن ضع هرائك بلطف وهدوء |
Huzur ve sessizlik! | Open Subtitles | بسلام وهدوء |
Ama kendisine inanacak birini ararken odaklanacak ve sakin ve mantıklı görünecek. | Open Subtitles | لكن بحثه عن زميل مؤمن سيمنحه التركيز وسيسمح له بالظهور بعقلانيةٍ وهدوء. |
Tamam, tamam. Onlara sakin ve sessizce yaklaşalım. | Open Subtitles | حسناً , يجب علينا ان نقترب منهم بحذر وهدوء |
Yani işini çabuk ve sessizce halletmeliydi. | Open Subtitles | لذا، أيا كان ما فعله، كان يجب عليه فعله بسرعة وهدوء |
Yavaşça ve sessizce ayağa kalk çünkü eğer onu uyandırırsan onu öldürürüm. | Open Subtitles | ببطء وهدوء لأنك لو أيقظته سوف أقتله |
Onu seri ve sessizce konuşturmanızı istiyorum. | Open Subtitles | أريدكم أن تُخرجوه بسرعة وهدوء. |
Bunu hızlı ve sessizce yapmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا العمل على هذا بسرعة وهدوء. |
Ayakkabılarını al. Çok yavaş ve sessiz hareket et. | Open Subtitles | التقط حذائك، وتحرك ببطء وهدوء. |
Etrafta soruşturmam lazım. Dikkatlice ve sessiz bir şekilde. | Open Subtitles | سأحتاج ان اسأل بالجوار بحرص وهدوء |
Eğer bir sebepten dolayı küçük durumunu hızlı ve sessiz bir şekilde çözemezsen ben ve CJ, B planınız bizi istesen de istemesen de. | Open Subtitles | في حال احسست بالعجز عن حل مشاكلك بسرعة وهدوء انا و "سي جي" الخطة "ب" سواء أردتنا هناك أم لا |
Bunu sakin ve yavaş yap. | Open Subtitles | . ألقِها بلطفٍ وهدوء |
Şimdi nişan al ve tetiği çek sakin ve yavaş. | Open Subtitles | واسحبي الزناد بثبات وهدوء |
Tamamdır dostum, güzelce ve yavaşça başlıyoruz. İşte oldu. | Open Subtitles | حسناً يا صديقي، سنطير بثبات وهدوء |
Teşekkür ederim. Sakin ve yavaşça. | Open Subtitles | شكراً، بلطفٍ وهدوء |
- Barış ve sessizlik mi? - Mm-Hmm. | Open Subtitles | سلام وهدوء ؟ |
- Huzur ve sessizlik. | Open Subtitles | - سلام وهدوء. |
Evet, tamam, take that EDECEĞİM. Eğer harika, Hartman yapıyoruz. Güzel ve sakin. | Open Subtitles | أجل، موافق، أنا سآخذ ذلك عمل رائع هارتمان، بسلاسة وهدوء |
O kadar sessizce ve esrarengiz bir şekilde suyun üzerine çıkıp sonra tekrar battı ki gözlerime inanamadım. | Open Subtitles | خرجت ورجعت بغموض وهدوء لم أصدق ما رأته عيني |