Bir gün içinde bankayı, evi hallederler, bir iş bulup düzen kurabilirler. | Open Subtitles | فقط في يوم واحد والحصول على حساب مصرفي وشقة ووظيفة وتعيين أنفسهم |
Şartlı tahliye komisyonu beni bu yarım eve soktu adı "Biracı" ve bir iş alışveriş mağazasında yiyecekleri poşetliyorum. | Open Subtitles | العالم يتحرك فى عجلة كبيرة هيئة أطلاق السراح أرسلتنى لهذا المنزل يسمى صانع البيرة ووظيفة |
Rahat bir evim, iyi bir işim hep düzmek istediğim fıstık gibi bir karım var. | Open Subtitles | عندي بيت مريح ووظيفة محترمة عندي مزه حلوه دايما عاوز افشخها دنا اعتزلت بدون اي اصابات |
...güzel bir kız arkadaşım ve gelecek vaat eden bir işim vardı. | Open Subtitles | ولديّ صديقة جميلة ووظيفة لها مستقبل. |
Fikrini gördüm, ama istemiyorum. Tek istediğim kalacak bir yer ve iş. | Open Subtitles | رأيت اختراعك ولا أريده كل ما أريده هو 3 وجبات ووظيفة |
Evet, ve bir çocuğu, bir köpeği ve hava sahasıyla ilgili rahat bir işi var. | Open Subtitles | نعم، لديه طفل، وكلب ووظيفة جيدة في الفضاء |
Sevgi dolu bir aile ve nükleer santralde düzgün bir işin var. İngiliz kahvaltısı değil belki... ama fukara sofrasından da iyidir. | Open Subtitles | ووظيفة ثابتة بمفاعل نووي، لست سيئاً، لكنّك لست جيداً أيضاً |
"Lüks bir daire", "Baş mühendis olarak bir iş" ve "Dünya üzerinde kendi seçeceği herhangi bir yere gidebilecek bir uçak." | Open Subtitles | شقة فاخرة ووظيفة كمهندس رئيس وطائرة تذهب به الى اي مكان يريد |
muhteşem bir iş ve patronda olsa bunu isteyip istemediğimden emin değilim. | Open Subtitles | مدير رائع ووظيفة رائعة لا أعلم لا أعلم إذا كنت إذا كنت أريد لا أعلم إذا كنت أريد هذا |
İstediğimiz her şeye sahiptik. Harika bir ev, harika bir iş. | Open Subtitles | ملكنا كلّ شيء أردناه، شقّة رائعة ووظيفة رائعة. |
Peşin 6000 ve haftada 400 dolarlık bir iş istiyor. | Open Subtitles | يريد ستة الاف كمقدمة ووظيفة بـ 400 دولار اسبوعيا. |
Deli olmayan. Bak, eskiden normal bir adamdım klasik ayakkabılar, kravat ve bir iş. | Open Subtitles | اسمعيني لقد كنت شخصاً عادياً بزي رسمي وربطة عنق ووظيفة |
Odam, işim, bir de "Sen Hari-Kola-desin" yazan bir geçici dövmem oldu. | Open Subtitles | حصلت على غرفة ووظيفة ووشمٌ مؤقت مكتوب عليه ( أنتِ عنب ) |
Orada bir hayatım ve işim var. | Open Subtitles | لدي حياة هنا ووظيفة |
Güzel bir dairem var, güzel bir işim. | Open Subtitles | لدي شقة رائعة ووظيفة رائعة |
Heyet, kalıcı bir aile adresi ve iş sahibi olmamı istedi. | Open Subtitles | المجلس يقول يجب أن يكون لدي عنوان عائلة دائم ووظيفة |
Bana bildiklerini anlat ve ben de rehabilitasyonuna yardım eder, yerini değiştirir, sana yeni bir isim ve iş veririm. | Open Subtitles | فقط أخبريني ماذا تعرفين وسأساعدك في إعادة التأهيل ووضعك في مكان آخر وإعطائك اسم جديد ووظيفة |
Siyah göz, şişman dudak ve iş. | Open Subtitles | أعين سوداء، شفة متينة، ووظيفة |
Uzun süre önce kaybettiği aşkını dinledi ve şimdi güzel bir evi ve kıyak bir işi var. | Open Subtitles | والآن لديه منزل رائع ووظيفة راقية |
Bu adamın bir ailesi ve işi var. | Open Subtitles | هذا الرجل لديه عائلة ووظيفة |
Thomas Richards'la tanışın. Güçlü bir isim, sağlam bir işi var. | Open Subtitles | هذا (توماس ريتشاردز)، اسم قوي، ووظيفة قوية وجيدة، |
İyi bir evin, iyi bir işin var. | Open Subtitles | لديك منزل جميل ووظيفة جيدة تبرع فيها |