"ويرى" - Traduction Arabe en Turc

• Weary
• görmesini
• görmesi
• gelip
• görüp
• gördüğü
• görebilir
• görünce
• görür ve
• sefaletle
• gören
• olarak görür

Cotton Weary hakkında yanılıyorsam o zaman katil serbest demektir..
أتعرفى,أذا كنت محق عن كوتون ويرى أذاً القاتل بالخارج هناك.

Cotton Weary bu günlerde ölüm cezasını temyizini bekliyor.
"كوتون ويرى" فى أنتظار تنفيذ حكم الأعدام

gelip o bavulları görmesini ve o dakika gerçekte neyi kaybettiğini anlamasını istiyorum.
أريده ان يأتي ويرى تلك الحقائب ويدرك فى تلك اللحظة ما فقده بالضبط

Büyük bir tereddüt içinde ona evine gidip kendi... gözleriyle görmesi için gereken etkiyi yaptı.
بتردد كبير قرر الاندفاع ليذهب سريعاُ إلى البيت ويرى بنفسه

Vampir buraya gelip dev bir haç görünce ne olacağını düşünüyorsun?
مالذي تظن بأنه سيفعله عندما سيأتي ويرى هذا الصليب الكبير؟ ؟

Ben burada kalıp Crump'ı görüp göremeyeceğime bakacağım.
سأبقى هنا ويرى إذا أنا يمكن أن أرى كرومب.

Richard Kimble son defa dünyaya bakarken kendi geleceğini düşünüyor ve tek gördüğü şey karanlık.
وبينما كان ريتشارد كيمبل ينتظر مصيره وينظر إلى العالم لآخر مرّة ويرى فقط الظلام

Suyun altında yüz kilometre uzağı görebilir ve duyabilir.
يمكنه السماع على مسافة 100 ميل ويرى على بعد 100 ميل تحت الماء

İstediğini aldın. Cotton Weary hapiste. Onu idam edecekler.
لقد حصلتى عى ما تريدى "كوتون ويرى" بالسجن وسوف يعدمونة الكتاب لن يغير هذا

Ya Cotton Weary doğru söylüyorsa?
-المدرسة بالخارج -ماذا أذا كان "كوتون ويرى" يقول الحقيقة؟ -بالحمى

Cotton Weary. Sarah Darling. Anlamıyor musunuz?
كوتون ويرى,ساره دارلينج ألا تفهم؟

Annesi evlerine giren mahkum Cotton Weary tarafından insafsızca tecavüze uğramış ve vahşice öldürülmüştü.
عندما أقتحم المدان "كوتوم ويرى" منزلهم... . وأغتصبت بشكل وحشى وعذبت

Eğer büyükbabasıyla görüşmesini ve nerede büyüdüğümü görmesini isteseydim, ...onu kendim götürürdüm.
إذا أردته أن يقابل جده ويرى أين نشأت كنت أخذته بنفسي

Ben de yoldan geçen motorcuların, herkesin en sevdiği içki dükkanının önünde elinde silahla bir korucu beklediğini görmesini istemiyorum.
على أي حال , أنا أيضًا لا أود لسواقٍ أن يفاجئنا بحضوره ويرى جوَال شاهرًا لسلاحه خارج محل الشراب المُفضل للجميع

Oğlumun babasına eşlik etmesi ve babasının başarısını kendi gözleriyle görmesi eşsiz bir duygu.
ابني يصاحب والده ويرى بعينيه مجد والده، هذا أمر فريد

Bilmiyorum ama biri buraya gelip uçan nesneler görüp bizi öğrenmeden önce onları buradan çıkarmalıyız.
لا أعلم، ولكن علينا إخراجهم من هنا قبل أن يأتي أحدهم ويرى الأشياء تتطايَر، فيكتشفون أمرنا

Bu bacadan kayarak içeri girer ve yatağında gördüğü çocukları yer.
يتزحلق من خلال المدخنة ويرى الأطفال في أسرتهم ويأكلهم

Muhtemelen Tonane sizinle beraber dik duran suyun çemberinden geçip yöntemlerinizi görebilir.
ربما يمكن أن يعود توناني معك خلال دائرة الماء الراكد ويرى هذه الطرق

Sonra dev, bir figürün yaklaştığını görür ve şöyle der, "Bana gel ki derini cennetin kuşlarına ve toprağın canavarlarına yem edebileyim."
ويرى العملاق هذا الطفل مقتربا منه، فينادي, "فلتأتي إلىَ لأطعم لحمك لطيور السماء و ضباع الحقول."

Dünyanın sefaletle dolu olduğunu görmüş.
ويرى العالم ملئ بالمصائب

Sürekli küfür eden hır çıkaran ve olmayan şeyler gören biri.
"شخص يستعمل كلمات اللعنة" "ويركل الممرضات ويرى أشياء لا وجود لها"

Ve sonra Achilles Hector'un vücudunu alır, onu sevecen bir şekilde babasına teslim eder. ve iki adam birbirine bakar, ve her biri diğerini kutsal olarak görür.
ومن ثم يأخذ أخيل جثة هكتور ويسلمها برفق إلى الوالد وينظر الرجلان إلى بعضهما ويرى كل منها الآخر على أنه مخلوق إلهي مقدس.