Bir sistemi limitleri üzerinde çalıştırıp daha da hızlanan bir tempoyla çalıştırmaya devam edersek ne olduğunu bir düşünün: sistem bozulur ve durur. | TED | وما يحدث حين تشغل نظاما متجاوزا حدوده ونستمر في ذلك في معدل تسارعي مستمر هو أن النظام يتوقف عن العمل ويصاب بالعطل. |
Bu kitap kendi yıldızını bulmak için mücadele eden ve bunu başaramayan, depresyona giren ve garip bir şekilde çoşan bir gencin hikayesini anlatıyor | Open Subtitles | الكتاب يتحدث عن شاب يكافح من اجل العثور على النجاح في هذا العالم ويفشل فشلا ذريعا ويصاب بالاكتئاب ، ولكن ينجح فجأة |
Peki, bugünlerde bir ordu doktoru nerede bronzlaşabilir, ...ve de çarpışma yarası olur? | Open Subtitles | لذا ، أين يمكن لطبيب عسكري أن يسمر وجهه ويصاب بإصابة هذه الأيام ؟ |
zihinlerin bozuk ve karanlik beyni yikanmis umutsuzca kor. | Open Subtitles | العقليات تفسد والظلام يغسل الأدمغة ويصاب الشخص بعمى ميؤوس منه |
Hastaların %0,5'inde kalıcı ses kısıklığı görülüyor ve bir kısmı kollarında hatta bacaklarını kullanmada işlevsizlik görülüyor. | TED | ويصاب حوالي نصف بالمائة من المرضي ببَحة دائمة في الصوت والقليل، ولكنهم قليلون جدًا، قد يُصابوا بضَعف في كفاءة الذراعين أو حتى الرجلَين. |
Sheridan'ın kaçmasına izin verdi ve üstelik vuruldu. | Open Subtitles | لقد سمح لـ "شريدان" بالهروب ويصاب هو نفسه في العملية |
Eski bir dedektif, ve... bilirsin, biraz paranoyak olabiliyor, yani... | Open Subtitles | إنه محقق سابق ويصاب ...قليلاً بجنون الارتياب |
ve biliyoruz ki acil bir durumda biri hastaneye gidip hastane enfeksiyonu kapabilir ve bu tedavi edilemez ve ölebilir. | Open Subtitles | بمقاومة المضادات الحيوية للجراثيم والأمراض. ونحن نعرف اننا بوقت الأزمة عندما يمكن لشخص ما الذهاب الى المستشفى ويصاب بالعدوى من الموظفين |
Gelir ve "Aman Allah'ım! Kan! . | Open Subtitles | ثم يستيقظ، ماهذه الدماء ويصاب بالذعر |
Aksi halde çocuk sokaklarda sürünecek, birden fazla kişiyle korunmasız seks yapacak, iğneleri paylaşacak ve HIV virüsü kapacak ve hepsi senin yüzünden. | Open Subtitles | خلاف ذلك ، سينتهي بالولد عائماًفيالشوارع. يضاجع أياً كان من غير حماية ومعشركاءعدة. ويتشارك الأبر ، ويصاب بفايروس نقص المناعة |
Daha sıklıkla ağlamaya ve üzülmeye başladı. | Open Subtitles | سوف يبكي ويصاب باليأس تدريجياً |
Ama bence iğneleri kesersen, ilacı da devre dışı bırakıyorsun çocuk şoka giriyor ve ölüyor. | Open Subtitles | ...ولكني اكتشفتُ أنه لو أنك قطعت الإبر، ستوقف المخدر ويصاب الطفل بصدمة |
Titreme, bulantı ve tedavi olma arzusuyla paniklemeye başlayacak. | Open Subtitles | ويهتزّ، ويصاب بالغثيان تلكَ الرغبة الشديدة في أخذ جرعة جديدة... |
Titreme, bulantı ve tedavi olma arzusuyla paniklemeye başlayacak. | Open Subtitles | ويهتزّ، ويصاب بالغثيان، تلكَ الرغبة الشديدة في أخذ جرعة جديدة... |
Bunun çok tatsız bir işlem olduğu gerçeğini gözardı edersek bazı vakalarda hasta tam gelişmiş bir çiçek virüsünü aldığında tüm vücudu yaralarla kaplanıyor, kör oluyor ve hatta ölebiliyordu. | Open Subtitles | ففي بعض الحالات جزء من الحقيقة أن هذه الطريقة لم تكن جيدة اطلاقاً وأن المريض سيصاب بالمرض الكامل وتنتشر البثور ويصاب بالعمى أو حتى يموت |
Oldukça hassas ve bazen bilinç kayıpları yaşıyor. | Open Subtitles | ويصاب بتلك الاغماءات |
Bugün, biz erken olumsuzluklardan, hastalığa ve erken ölüme giden ilerlemeyi nasıl durduracağımızı anlamaya başlıyoruz ve bundan 30 yıl sonra, yüksek ACE puanı olan ve davranışsal semptomları belirlenmemiş, astım yönetimi bağlantılanmamış, yüksek tansiyona müsait ve erken kalp hastalığı ya da kanser olan bir çocuk HIV/AIDS'den altı aylık ölen kadar anormal olacak. | TED | اليوم، نحن بدأنا نفهم كيف نوقف التقدم من التعرض المبكر للعنف إلى الأمراض والموت المبكر و ثلاثون سنة من الآن الطفل الذي لديه رصيد عالٍ من نقط ACE والذي تظهر أعراضه السلوكية غير المعترف بها، ولديه علاج ضدّ الربو غير مرتبط ويصاب بارتفاع الضغط الدموي وأمراض القلب المبكرة أو السرطان سوف يكون مجرد ظاهرة غير عادية كالوفاة بعد ستة أشهر من فيروس نقص المناعة/الإيدز |