"ويوما ما" - Traduction Arabe en Turc

• Ve bir gün
• gün bir

Çünkü, bilirsin, bunu yaptıysa... Ve bir gün sen aklını kaçırdıysan ve...
لأنه تعلم إذا كان ميتا ويوما ما أصبحت غاضبا منه

Ve bir gün, benden gümüş bir bilezik alıp, onu saklamış ve "işte karıcığım, benim için bir hediye" demişti.
ويوما ما قام بنزع السوارة الفضية وأحتفظ بها قال:

Evet, seviyorum. Ve bir gün onu öpeceğim.
نعم , انني احبها , ويوما ما سوف اقوم بتقبيلها

Dünya yine de döner, döner, döner Ve bir gün durur.
ومع ذلك العالم يستمر في الدوران والدوران ويوما ما سيتوقف

İşler yoluna girer, sonra bir gün bir bakmışsın sen de onu, kendi kızı hakkında tamamen yanılırken buluyorsun.
الأموار تنجح، ويوما ما عليك أن تكون قادراً على لرؤيتها بشكلٍ خاطئ حول أطفالها

Hepsi birikti Ve bir gün şöyle düşündüm... "Gitmem lazım.
لذا كل ذلك تراكم ويوما ما كنت مثل انا علي ان ارحل، حسنا؟

Püf noktası bu Ve bir gün, New York'taki Times Maydanı'nı ve daha birçok yeri bu gerçekle donatmak istiyorum.
تلك هي المشكلة المحورية , ويوما ما أتمنى أن ندمج ذلك عبر ميدان تايم في نيويورك وفي الكثير من الأماكن الآخرى .

Ve bir gün büyüyünce, sana hakkımda her şeyi anlatırım.
¶ الآن يقول لي ما كنت ترى ¶ ¶ ويوما ما عند لكبار السن ¶ ¶ سأقول youse كل شيء عن لي ¶

Ve bir gün, beyniniz ve kalbiniz de .... bağlanacaktır.
ويوما ما عقلك و قلبك... سوف يرتبطان أيضا

Ve bir gün bu ölümüne neden olacak.
ستستمر في الشرب ويوما ما سيقتلك الشراب

Ve bir gün, beni yok etmeyi seçecekler.
ويوما ما سيدمرني

Ve bir gün, bu yüzden ona cevap vereceksin.
ويوما ما ستحاسب علي ذلك

Ben Sheldon'ın, türünün larvamsı yaşam formu olduğunu düşünüyorum Ve bir gün koza yapacağını ve iki ay sonra güve kanatlarına ve dış iskeletine sahip olarak çıkacağını düşünüyorum.
على الطرف المقابل،أعتقد أنّ "شيلدون" يمثّل النموذج اليرقيّ من نوعه البشري ويوما ما سيغزل شرنقة حول نفسه و ينبثق منها بعد شهرين بأجنحة فراشة و هيكل عظمي خارجي

- Neyse. Seni seviyorum Ve bir gün bunu yürüteceğimizi biliyorum.
انا احبك ويوما ما سينجح هذا

Ve bir gün öleceksin.
.... ويوما ما ....

Ve bir gün,
ويوما ما

Ve bir gün hepsi gitti.
ويوما ما..

Öyle sayılır. Bir gün bir Altı Fıstık olacağım.
حسناً، تقريبا، ويوما ما سأكون منهم

Bir gün bir şey Dünya'yı bitirecek.
ويوما ما سيقضي شيء ما على الأرض

Umarım, bir gün, bir şekilde, iyi bir şey olur.
ويوما ما ستتحقق العدالة لها بسبب صدقها