Şunlardan dene. Tamamen beyaz ekmek ve krem peynir. Birberden dolayı pembe. | Open Subtitles | جربى واحدة من هذه , ليس سوى قمح و خبز و كريمة جبن |
İki yumurtalı omlet, kızarmış ekmek ve sosis alabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني الحصول على بيضتان مخفوقتان و خبز جاف و نقانق |
Süt ve ekmek getirir, paketlerini götürürdü. | Open Subtitles | احضر معه حليب و خبز وكان يضعهم في لفة |
Onu hatırlıyorum. Sana süt ve ekmek getirmişti ve bir paketle çıktı. | Open Subtitles | احضر معه حليب و خبز وكان يضعهم في لفة |
Seçeneklerin, haşlanmış yumurta, kurutulmuş yiyecekler ve yoğurt. | Open Subtitles | إن الإختيارات بيض مطبوخ ، فاكهة و خبز |
- Merhaba. Seçeneklerin, haşlanmış yumurta, kurutulmuş yiyecekler ve yoğurt. | Open Subtitles | إن الإختيارات بيض مطبوخ ، فاكهة و خبز |
Ceplerimi şişe su ve mısır ekmeği ile doldurduğumu bilmiyorlar bile! | Open Subtitles | لا يعرفون حتّى أن جيوبي ملأى بقناني الماء و خبز الذرة |
Görünüşe göre sadece ekmek ve reçelimiz veya reçel ve ekmeğimiz var. | Open Subtitles | ... يبدو أن لدينا ... خبز و مربى أو مربى و خبز |
Haşlanmış yumurta, sade ekmek ve hindi pastırması alacak. | Open Subtitles | هو سيأخذ بيض و خبز محمص و فواكه ولحم ديك رومي مقدد |
Tuna salatası, kepekli ekmek ve limonlu soda. | Open Subtitles | سلطة التونا ، و خبز مقمح و ماء و ليمون |
Onlara ekmek ve su bırakın. | Open Subtitles | اترك لهم مياه و خبز يجب أن نرحل |
Onlara ekmek ve su bırakın Gitmemiz gerek. | Open Subtitles | اترك لهم مياه و خبز يجب أن نرحل |
200 Lira versene, Cipolla. Bize 5 sucuk, biraz yağ, salça ve ekmek al. | Open Subtitles | لديكَ 200 لـيـره يا (كيبولا) , إشتر خمس قطع نقانق و زيت و صلصة طماطم و خبز |
Taze yumurtalar ve ekmek var. | Open Subtitles | أحضرت بيضاً طازجاً و خبز |
Bir pelerin, batteniye ve ekmek al. | Open Subtitles | الحصول على رأس و بطانية و خبز |
Birden canım kuzu pirzolası ve mısır ekmeği çekti. Sizi arıyordum Doktor Crane. | Open Subtitles | لقد تقت بشكل مفاجئ إلى الأضلاع الصغيره و خبز الذره |
Tavuk ve mısır ekmeği var. | Open Subtitles | يوجد هنا دجاج و خبز |