"و ذاك" - Traduction Arabe en Turc

• Ve bu
• ve o

Ve bu ona yeterince güç veriyor. Ne yazık ki bu sefer elinde iyi bir kozu var.
و ذاك سيمنحه السلطة لفعل ذلك, ومع الأسف لديه بطاقة رابحة هذة المرة

Benden korkmuyorsunuz Ve bu da, ya çok kibirli ya da aşırı derecede kendinizden emin olduğunuz anlamına geliyor.
أنتِ لا تهابينني، و ذاك إمّا غرورٌ أو صلابة.

Ve bu demektir ki...
و ذاك يعني انه يعني

Evet, ama özür dilemeyi reddediyorlar ve o çocuk bir ocak bile almış.
نعم ، لكنهما رفضا الإعتذر و ذاك الصبيّ قد شرى موقداً فقط ليغيظني

Evet, ama ozur dilemeyi reddediyorlar ve o cocuk bir ocak bile almis.
نعم ، لكنهما رفضا الإعتذر و ذاك الصبيّ قد شرى موقداً فقط ليغيظني

Annen yoktu, geride sadece sen, baban ve o silah kalmıştı.
رحلت أمك لا احد سواك و زوج أمك و ذاك السلاح؟

O Ve bu ayrı.
هذا و ذاك شىء مختلف.

Ve bu iyi bir şey.
. و ذاك شيءٌ حسن

Ve bu çocuk benim felaketim olacaktı.
و ذاك الفتى سيكون إلغاءً لي

- 1225 artı bu Ve bu.
-1125... بالإضافة إلى هذا و ذاك...

Ve bu...
و ذاك...

ve o tiyatro, soğuk algınlığımı daha da kötüleştirdi.
و ذاك المسرح جعل البرد يصبح أسوأ

Nazi. Onu siz öldürdünüz. Sen ve o herif...
نازية , أنتِ قتلته , أنت و ذاك الرجل ...

Depoyu boşaltmak için köşeye geçtim çünkü tam anlamıyla kayıktım ve o, küçük piç omzuma dokundu.
ذهبت للزاوية لأبول, أليس كذلك؟ كنت متضايقاً. و ذاك الوضيع ربت على كتفي...

Julia Roberts ve o Adı-Her-Neyse gibiydi.
جوليا روبرتس" و ذاك المُمثل" ماذا كان يدعي؟

ve o küçük çocuk da kimseyi incitmedi.
و ذاك الفتى الصغير لم يؤذِ أي شخص

Ben de seni ve o papazı böyle buldum.
. هكذا عرفت عنك أنت و ذاك القسيس

Pekala, sen ve o adam mı? O senin erkek arkadaşın mı? Benim tipim olmadığını biliyorum...
انت و ذاك الشخص هذا هو عشيقك