Ve burada kalabilirdin, ve evlenebilirdik ve kuvvetli bebekler yetiştirirdik ve mutlu olurduk. | Open Subtitles | و يمكنك البقاء هنا ، و يمكننا الزواج و تربية صغارنا ليكونوا أقوياء و سعداء كما نريد؟ |
İnsanların şarkı söylediği, dans ettiği ve mutlu olduğu çok değişik bir dünyaydı. | Open Subtitles | فى عالم اخر تماماً حيث الناس يغنون و يرقصون و سعداء |
Eskiye, o ikisi gibi aptal ve mutlu olduğumuz zamanlara dönsek harika olmaz mıydı? | Open Subtitles | ألن يكون ذلك رائعاً لو كان بإمكاننا فقط العودة إلى كوننا حمقى و سعداء مثل هذين الاثنين؟ |
Herkes uyanık ve mutlu. | Open Subtitles | إذًا؟ .. إذًا, الجميع مستيقظ و سعداء |
Çocukların sağlıklı ve mutlu görünüyor. | Open Subtitles | أطفالك يبدون أصحاء و سعداء. |
Beş parasız ve mutlu. | Open Subtitles | -مفلسون و سعداء |
Sadakatli ve mutlu. | Open Subtitles | مؤمنين و سعداء |