Zamanı geldiğinde, ne yapacağıma karar vermek zorundayım. | Open Subtitles | و عندما يحين الوقت ، سيتعين علي أن أتخذ قرارى |
Zamanı geldiğinde benimle paylaşacaktı. Ama artık o adam öldü. | Open Subtitles | و عندما يحين الوقت سيشاركني بها و الآن ذلك الرجل قد مات |
Onunla konuşma Zamanı geldiğinde bunu anlayacaksınız. | Open Subtitles | فقط حاولي بأن لا تقلقي بشأن ذلك حالياً و عندما يحين الوقت للتحدث معه بشأن ذلك |
Zamanı geldiğinde orada olacağız, tamam mı? | Open Subtitles | و عندما يحين الوقت سوف نكون هُناك لأجلهم , حسناً ؟ |
Zamanı geldiğinde, özel haberini yaparız. | Open Subtitles | و عندما يحين الوقت تكون لنا الحصرية -لا أعتقد هذا |
Zamanı geldiğinde Joe ve Dock'ı da çıkaracağız. | Open Subtitles | -سأخرج من هذا (لو ) و عندما يحين الوقت سنقوم بإخراج (جو) و (دوك) |
Seni bırakırım ve Zamanı geldiğinde de... | Open Subtitles | ... القيك , و عندما يحين الوقت |