Ama ünlü bir güreşçi olmak istiyordum Ve, biliyorsun, günümü gün etmek istiyordum. | Open Subtitles | ولكني أردت أن أكون مصارعاً مشهوراً و كما تعلم أردت أن أعيش الحياة |
Bu filtrenin rahatlığı ile ilgili birşey vardı Ve, sen de bizler ile tecrübe arasında ne kadar bilgi saklıdır bilirsin. | TED | كان هناك نوعا من الراحة و كما تعلم..حجم التواصل الذي حدث بيننا و بين التجربة |
Sokakların çukur Ve göletlerle dolu olduğunu sen de biliyorsun. | Open Subtitles | و كما تعلم الطرق بها الكثير من الحفر و البرك الموحلة |
Ve bu arada bir grup bulmaya çalış, bu çok kötü bir şey olmaz. | Open Subtitles | و كما تعلم إذا وجدت لي فرقة في العملية هذالنيكونشيئاًسيئاً. |
Evet, paspaslama zamanı Ve bildiğin gibi, tam olarak senin durduğun yerden başlamayı seviyorum. | Open Subtitles | أجل, هذا وقت التنظيف يا صديقي و كما تعلم أحب أن أبدأ دائما بالمكان الذي تقف فيه تماما |
Peki, tamam, burada kal Ve bulaşıkları yıka Ve başkalarının yemeklerini ye, Ve, biliyorsun, keyfine bak. | Open Subtitles | حسناً، إذن ابقى هنا واغسل الأطباق وحسب وكل طعام الناس الآخرين، و, كما تعلم, استمتع بهذا. |
Hayır, eğer göğüse yapılmış bir darbeyse bu otomatik olarak kaburgaları kıracaktır Ve bu da akciğerleri delip kendi kanında boğuluyor demen olacaktır. | Open Subtitles | كلاّ، لذا إنّ كان إطلاق نار بالصدر، فهذاتلقائيّاًيصدّعالضلوع.. و كما تعلم يثقب الرّئة، الغرقبفصيلةدمك.. |
Ve, bilirsin, biz istediğimiz sonuçları aldık. | Open Subtitles | و كما تعلم حصلنا على النتائج التي أردناها |
Oyuncak Fuarina 13 hafta gibi bir süre var. Ve sizi ise alıp bunu fuara yetiştirmek istiyoruz." | TED | و كما تعلم بقي 13 اسبوعاً على معرض الألعاب و سنستعين بكم لإتمام هذه اللعبة و المشاركة بها" |
Ve biliyor musun... bazı ışıklarda bana Harold'u hatırlatıyorsun. | Open Subtitles | ...و كما تعلم في بعض الأحيان... .تذكرني بهارولد |
"Ve işin doğrusu, aslında fazla bir şey de değişmez." | Open Subtitles | و كما تعلم فإنّ هذا لا يفرقُ كثيراً |
Sanırım istediği biraz dans etmek Ve bilirsin biraz aşk yapmak. | Open Subtitles | ... أعتقد أنه يريد الرقص معها ... و كما تعلم , بعضا ً من الحب... |
Ve bildiğin gibi Bazin bir Hristiyandır bu nedenle şu, bilirsin işte-- | Open Subtitles | و كما تعلم, فبازين, مسيحي لذاهو,يؤمنبــ ,كما تعلم... |
Çünkü bildiğin gibi çok fazla insanı davet edemeyiz Ve kasabadaki herkes diğerini tanır. | Open Subtitles | لأننا لم ندعو الكثير من الأشخاص و... و كما تعلم, الجميع يعرف الجميع في هذه البلده |
biliyorsun, Gary hastalıkla pek iyi başa çıkamaz her zaman yaptığı işlerin kesildiğinden bahsetmiyorum bile yani. | Open Subtitles | و كما تعلم ، غاري لا يشعر بتحسن بدون ذكر الانقطاعات في روتين حياته |
Paris'i ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun. Ayrıca Fransızcam da şu an çok iyi. | Open Subtitles | و كما تعلم, إلى أي درجة أحب "باريس", و و مستواي بالفرنسية أصبح ممتازاً الآن. |
Ayrıca biliyorsun onların beslenme şekliyle bizimkiler arasında fark var. | Open Subtitles | و كما تعلم أنهم لا يأكلون نفس طعامنا |
Jack burada değil, biliyorsun, Bu imadan rahatsız oluyorum, Larry. | Open Subtitles | (جاك) ليس هنا، و كما تعلم أنا أكره هذه الإشارة الضمنية (لاري) |