"و لهذا لا" - Traduction Arabe en Turc

    • Bu yüzden
        
    • O yüzden
        
    Bu yüzden onu pataklaması için bir grup dangalak gönderemezsin. Open Subtitles و لهذا لا يمكنك إرسال غبي ليضربه ، أتفهم ؟
    Zaten 16 yaşında bir kız hemen hemen aptaldır Bu yüzden başkasının yaptığı bir şey için seni suçlayamam. Open Subtitles فتاة فى السادسة عشرة عمليا ، انها بلهاء و لهذا لا يمكننى أن ألومك على شئ عمليا كان لشخص آخر
    Şu anda sorunları var, Bu yüzden onu terk edemeyiz. Open Subtitles لديهِ بعض المشاكِل الآن و لهذا لا يجبُ علينا التخلي عَنه
    O yüzden senin gibi kahpelerin bizi işimizden alıkoymasına müsaade edemeyiz. Open Subtitles نعم و لهذا لا نحضر العاهرات مثلك كي لا يضيعوا وقتنا
    Çoktan bir Sadie Hawkins afişi hazırlamaya başlamıştım O yüzden taşa yazılmış da diyebiliriz. Open Subtitles أنا بدأت بالفعل بالعمل على لوحة الحفل و لهذا لا يمكنك تغيير أي شيء
    Evet, vurdum Neil. Bu yüzden zaten bu kadar çok mastürbasyon yapmıyordum. Open Subtitles أجل, لقد فعلت, نيل و لهذا لا أستمني كثيرا
    Hayır, bana ne yapacağımı söylemek istiyorsun, ve Bu yüzden bu konuda konuşamam. Open Subtitles كلا فأنتِ تريدين أن تُملي عليّ ماذا أفعل و لهذا لا يُمكننا الحديث بشأن هذا
    Ve Bu yüzden bunu olduğundan daha zor bir hâle getirmeni istemiyorum. Open Subtitles و لهذا.. لا أريدك أن تجعلى هذا اكثر صعوبة عليك مما هو بالفعل
    Bu yüzden güvenliğine Pazar günü gelmelerine gerek kalmadığını söyledin çünkü ben de bazı şeylere bakacağım. Open Subtitles و لهذا لا داعي للإتصال بالأمن لن نحتاجهم لمراقبة المختبر في يوم الأحد لأنني سأكون هنا و سأراقب كل شيء
    İşte Bu yüzden tam olarak ne ile uğraştığımızı anlayana kadar yaptıklarını itiraf edemezsin. Open Subtitles و لهذا لا يجب عليكي بالأعتراف بما فعلتي حتي نعلم تماما مع ماذا نتعامل
    Bu yüzden bunun böyle duygulu bir şeye dönmesine gerek yok. Open Subtitles إنها مدرسة جيدة و لهذا لا توجد حاجة لتحويل هذا لمسألة عاطفية
    Yahudi olduğunda da, kimse bir şey satın almıyor Bu yüzden yine yiyemiyorsun. Open Subtitles و إذا كنت يهودياً لا يقوم أحد بشراء الطعام و لهذا لا يمكنك تناول الكثير من الطعام
    Bu yüzden bir gün bile kaçırmayı göze alamam. Open Subtitles و لهذا لا يمكنني ان افوت يوما من الدراسه
    Bu yüzden bu konuda kimse konuşmuyor. Dünün sorusu haline geldi. TED و لهذا لا تسمعهم يتحدثون عنه.
    Bu yüzden öpüşmem. Bu çok özel bir şey. Open Subtitles و لهذا لا يوجد قبلات لانها شيء شخصي جدا
    Bu yüzden seni C ya da başka bir şey diye çağıramam. Open Subtitles و لهذا لا يمكنني ان اناديك بالاسم الاخر
    Biliyorum. Bu yüzden, yapamayız. Sen ve ben birlikte. Open Subtitles أعلم، و لهذا لا يمكننا الاستمرار
    - Ben değilim, O yüzden istemem. Open Subtitles أعلم بأنني غير مستعده لذلك و لهذا لا أقوم بذلك
    O yüzden kendini kötü hissetme, şef. Open Subtitles و لهذا لا تشعر بالحزن ايها الزعيم
    O yüzden onunla yatmana izin yok. Open Subtitles و لهذا لا يسمح لك بممارسه الجنس معه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus