| Senle Ian arasındakı, durum... sadece başka insanlara zarar veriyor... ve ben ikinizin arasında duramam. | Open Subtitles | والشيء الذي بينك وبين آيان, أنه فقط, أنه... أنه يأذي اشخاص أخرين, وانا لا أستطيع... |
| Sana zarar veren her kimse başkalarına da zarar veriyor olabilir. | Open Subtitles | أيًا من كان يؤذيك فقد يأذي شخصًا آخرًا |
| Birazcık yağmur kimseyi incitmez. Hadi yürü! Sığınacak bir yer bulalım. | Open Subtitles | قليل من المطر لم يأذي أحداً قط هيا, لنحتمي |
| Kimseyi incitmez. Ama incitebilecek adamları var. | Open Subtitles | لا , هو لا يأذي احداً و لكن لديه من يفعل هذا |
| Polis onu neyle suçlayacağını bilemiyor ama hiç olmazsa kimseyi incitemeyecek. | Open Subtitles | لكن على الأقل لن يأذي أحداً آخر |
| Kimseyi incitemeyecek. | Open Subtitles | لن يأذي أي شخص آخر |
| Mia'ya zarar veriyor. | Open Subtitles | إنّه يأذي (ميا). |
| Mike bir karıncayı bile incitmez. | Open Subtitles | . مايك لا يمكنه أن يأذي حشرة |
| Kocam karıncayı bile incitmez. | Open Subtitles | إنه لن يأذي أحد قط |
| Aileme zarar veren kimse nefes almaya devam edemez. | Open Subtitles | لا أحد يأذي عائلتي ويعيش |
| Aileme zarar veren kimse nefes almaya devam edemez. | Open Subtitles | -لا أحد يأذي عائلتي ويعيش . |