Bana kalırsa sadece işini yapıyordu. | Open Subtitles | حسب معلوماتي ، إنهم يؤدون عملهم لا أكثر |
Bana sorarsanız, kadın sadece işini yapıyordu. | Open Subtitles | حسب معلوماتي ، إنهم يؤدون عملهم لا أكثر |
- Nerede? Nerede olduklarını bilmiyorlar. Bırakalım işlerini yapsınlar. | Open Subtitles | إنهم لا يعرفون مكانها علينا تركهم يؤدون عملهم |
Bırak işlerini yapsınlar. Devam etmelerine izin ver. - Durun. | Open Subtitles | دعهم يؤدون عملهم دعهم يستمروا ــ توقف |
Bırak uzmanlar işini yapsın. | Open Subtitles | . دع الخبراء يؤدون عملهم |
Burada çalışanların, işlerini yapmalarına en başta müsaade etseydin... belki her şey daha iyi yürürdü. | Open Subtitles | لو تركتي الناس هنا يؤدون عملهم من البداية ربما لكانت الأمور تسير بشكل أفضل |
Bırak da işlerini yapsınlar. | Open Subtitles | دعهم يؤدون عملهم |
Bırak da yetişkinler işlerini yapsınlar. | Open Subtitles | دع البالغين يؤدون عملهم |
Mason, bırak işlerini yapsınlar. | Open Subtitles | مايسون)، دعهم يؤدون عملهم) |
Bırakalım da adli tıp işini yapsın. | Open Subtitles | -دعوا الخبراء الجنائيون يؤدون عملهم |
Geri çekil ve Belçikalıların işlerini yapmalarına müsaade et. | Open Subtitles | تراجع ودع البلجيكيين يؤدون عملهم |