Söylentiye göre Başkan da gelecek seçimlerde aday olmayacak. | Open Subtitles | و هناك مؤشرات ان الرئيس نفسه لن يترشح مجددا |
Binaların biri de seçimlerde tekrar aday olan bir meclis üyesi tarafından kiralanmıştı. | Open Subtitles | وواحدة منهم كانت قد أستأجرت من قبل عضو في مجلس البلدية والذي كان يترشح لإعادة انتخاب |
Manny bu dönem başkan olacak gelecek sene de Luke'u aday yapacağız. | Open Subtitles | "ماني" سوف يترشح للرئاسة هذا العام. و سوف يترشح "لوك" العام القادم. |
Valiliğe adaylığını koyabileceğini duydum. Aslına bakarsan, oyum ona olur. | Open Subtitles | سمعت أنة سوف يترشح لمنصب العمودية ولأكون صادقا معك أعتقد أنى سوف أصوت لة |
Başkanlığa adaylığını koymadan önce beni ekarte edecek | Open Subtitles | هو يحاول أن يبعدني قبل أن يترشح للرئاسة. |
Şimdi Başkan yeniden seçim için yarışmayacağını söyleyemez çünkü safdışı edilmiş gibi gözükecek. | Open Subtitles | حَسناً، الآن الرئيس لا يَستطيعُ القَول بأنّه لَنْ يترشح لإعادةِ الإنتخاب لأنهسَيَبْدومثل كمنسيخرَجُ. |
Çünkü kendisi Amerika Birleşik Devletleri senatör adayı. | Open Subtitles | لأنه يترشح لمجلس الشيوخ الأمريكي |
İkinci bir dönem için yarışmayacak. | Open Subtitles | هو لَنْ يترشح لفترة ثانية |
Fakir ve hayatla boğuşan bir yazardı, şimdi başkanlığa aday. | Open Subtitles | لقد كان مفلسًا، كاتبًا مكافحًا والآن يترشح للرئاسة. |
Yüzbaşı da suikastçıyı öldürerek kendini kahraman haline getirdi ve şimdi belediye başkanlığına aday. | Open Subtitles | والكابتن قتله مما جعله بطلا والان يترشح للعمودية |
Baltimore'da başkanlığa aday bir beyaz? | Open Subtitles | رجل أبيض يترشح لمنصب محافظ بالتيمور ؟ |
George Bush o kadar fena s...tı ki bir beyazın başkanlığa aday olmasını yokuşa sürdü. | Open Subtitles | جورج بوش " أخفق بشدة " جعل من الصعب على رجل أبيض أن يترشح للرئاسة |
Önemli bir devirdeyiz. Başkanlığa aday olan bir siyah var. | Open Subtitles | هذا عصر مهم لدينا أسود يترشح للرئاسة |
Robert başkanlığa aday olduğunda tüm ailemizi araştırmışlar, | Open Subtitles | لقد تم التحري عن عائلتنا عندما كان "روبرت" يترشح للرئاسة |
Rakipsiz aday çünkü kimse ona karşı olmak istemiyor. | Open Subtitles | حيث أن لا أحد يريد ان يترشح ضدها. |
Kendisi bir işadamı ve Washington D.C'deki belediye seçimlerinde aday. | Open Subtitles | انه رجل اعمال محلى يترشح لمجلس المدينة |
Seneye başkanlık için aday olmayacak. | Open Subtitles | لـن يترشح السنـة القادمـة للعمـدة |
Bu onun belediye meclisi için adaylığını koyduğu ilk seçimden bir çıkartma. | Open Subtitles | هذا هو الملصق الخاص به في أول مرة يترشح لمجلس البلدية |
Başkan, iki sene içerisinde yeniden adaylığını koymayacak. | Open Subtitles | الرئيس لن يترشح لفترة ثانية في غضون عامين. |
Bu arada Kramer seçimlere adaylığını mı koydu? | Open Subtitles | إذن يترشح كرايمر لمنصب رئيس المجمع؟ |
Parti yönetimi yarışmayacağını öğrendiğinde bütün bu meclis soruşturması saçmalığı ortadan kalkacak. | Open Subtitles | عندما تصبح ارقام قيادة الحزبَ في الخارج هو لَنْ يترشح ثمّ كُلّ كلام المعاقبةَ الفارغ فقط سيخبت |
Babam Texas milletvekili adayı. | Open Subtitles | أبي يترشح للكونغرس في تكساس |
Başkan ikinci bir dönem için yarışmayacak. | Open Subtitles | الرئيس لن يترشح لمدّة ثانية |