"يتركها" - Traduction Arabe en Turc

    • terk
        
    • bırakıyor
        
    • bırakmasını
        
    • bırakmadı
        
    • bırakması
        
    • bırakır
        
    • bırakmak
        
    • bırakmaz
        
    • bırakmıyor
        
    • ayrılmayacak
        
    • bıraksın
        
    • den ayrılır
        
    • bırakmadıysa
        
    • terketmeyecek
        
    • bırakmıyormuş
        
    Kavga bile etmeden onu kaderine terk etmek istemez. Open Subtitles سوف لن يتركها لتواجه مصيرها دون حتى أن يقاتل
    Adam gittiğinde kızı terk ettiği sürece kimse Kızılderili kız almanın yanlış olduğunu düşünmez. Open Subtitles لا أحد يفكر بوجود خطب في أن يحصل الرجل لنفسه على فتاة هندية طالما يتركها خلفه حين يرحل
    Beslenme sırası onda. Dişiyi yumurta nöbetine bırakıyor. Open Subtitles لقد حان دوره للإطعام، فهو يتركها لتعتني ببيضِهما
    Şimdi onu arayıp kızı bırakmasını söyleyeceksin! Open Subtitles ست ساعات من الآن إتّصل به الآن، وأخبره أن يتركها
    Neden onu bulabileceğimiz yer olan garajda bırakmadı? Open Subtitles لمَ لمْ يتركها في المرآب حيث يُمكننا أن نجدها؟
    Blair'ı yalnız bırakması çok "nazikçe"ydi. Open Subtitles ,لأنه بالحقيقه من غير اللائق به بأن يتركها وحيده
    Nasıl bir insan böyle bir zamanda onu böyle yalnız bırakır? Open Subtitles يا له من شاب ثابت , يتركها وحدها في هذا الموقف
    Alıp sana verebileceğimi söyledim ama bana bırakmak istemedi. Open Subtitles أخبرته أنني أستطيع أن أسلمها لك لكن لم يشأأن يتركها معي
    Bende onu terk edersem çılgına döner. Open Subtitles أنها تعتقد أن كل شخص يحبها يتركها لو تركتها أنا أيضا سوف تصاب بالجنون
    Peki ya onu mutlu edemezse, onu da mı terk edecek? Open Subtitles حسنا .. ماذا عن اذا لم تسعده يتركها.. ايضا ؟
    Polis'in düşüncesine göre, araba Chris'ten zorla alınmamış ve Chris aracı bilinçli olarak terk etmişti. Open Subtitles ولكن اثبتت التحريات ان كريس اختار ان يتركها ولم تسرق منه
    Siz onu terk edeceğini biliyordunuz, değil mi? Open Subtitles أنت تعرف أنه كان سـ يتركها , أليس كذلك ؟
    Strawdog Jed diye çağrılan biri en sevdiği içecekten bir sürü çalıyor ve hepsini arkasında mı bırakıyor? Open Subtitles أن شخص بهذا الإسم يسرق كميةً كبيرة من مشروبه المفضل ثم يتركها خلفه ؟
    Ona artık bu işin bittiğini anlamasını ve artık peşini bırakmasını istiyordu. Open Subtitles أرادت إعلامه فقط بانتهاء علاقتهما، وأن يتركها وشأنها.
    Bir türlü elinden bırakmadı. Open Subtitles لم يكن يريد أن يتركها
    Moka-san, onu yalnız bırakması gereken sensin. Open Subtitles موكا , انتِ من يجب ان يتركها لوحدها
    Öyle bir hikaye vardı.. bazen insanlar birşeyleri geride bırakır ..güzel şeyleri de.. resimleriniz, tablolarınız, kahve masanız, hayatınızdaki insanlar Open Subtitles الامر يتعلق باشياء يتركها الاناس خلفهم اشياء جميلة
    Kızı dışarıda bu şekilde bırakmak pek onun işi gibi durmuyor. Open Subtitles ليس من عادته أن يتركها في مكان عام هكذا كلا..
    Burada güçlü, Tarzan demek ve o kızı asla bırakmaz. Open Subtitles فوق هنا، الوسائل الأصلح ترازان، وهو لا يتركها تذهب.
    O oyuncak kediye bayıldı. Kesinlikle bırakmıyor. Open Subtitles انه مولع بذاك القط المحشو ولن يتركها ابدا
    Hiç ayrılmayacak. Open Subtitles لن يتركها ابداً
    - Nick çocuk yapalım diye beni zorlayıp duruyor - Benimse bacaklarımı tras etmeye bile vaktim y ok - O zaman traş etme seni rahat bıraksın Open Subtitles و انا ليس لدى وقت حتى لكى اهز ارجلى توقفى عن حلاقتها و سوف يتركها و شأنها
    Madrid'den ayrılır ve annesinin yanına gider, on yıl boyunca bir daha görüşmezler. Open Subtitles ألفريدو يتركها ويذهب... . ليجد أمه ، لم يراها منذ 10 سنوات . لأنه كان سئ
    Marseilles'de ve Oran'da bırakmadıysa, Onu Casablanca'da da bırakmayacaktır. Open Subtitles لم يتركها في مارسيليا أو وهران. ولن يتركها في الدار البيضاء.
    Karısı hayır kurumunun balosuna gitti. Karısını asla terketmeyecek. Open Subtitles نسي حفلة خيرية تقيمها زوجته، لن يتركها أبداً!
    Kız kardeşi kötü bir ilişkiyi bitirmiş ve adam onu rahat bırakmıyormuş. Open Subtitles خرجت أختها من علاقة سيئة ولا يريد الشاب أن يتركها وشأنها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus