"يتركوا" - Traduction Arabe en Turc

    • bırakmadılar
        
    • terk
        
    • bırakmalarını
        
    • bırakmazlar
        
    • bırakmamışlar
        
    • izin
        
    • bırakmadan
        
    • bırakmak
        
    • bırakmadı
        
    • bırakmayacak
        
    • bırakıp
        
    • bırakmışlar
        
    • bırakıyorlar
        
    • bırakmıyorlar
        
    • bırakmaz
        
    Şu anda kadar, durdurulamaz gibi görünen yıkım dalgasının ardında hiç canlı bırakmadılar. Open Subtitles بالإضافة انهم لم يتركوا أحد حي في أعقاب على ما يبدو موجة دمار لن تتوقف
    Sorun ne? Çünkü herhangi bir not bırakmadılar veya aramadılar. Open Subtitles لأنهم لم يتركوا ملاحظة لم يتصلوا و لم يفعلوا أي شيء
    Bir adamı ölüme terk etmek, bu insanların doğasına aykırı. Open Subtitles ببساطة ليس من طبيعتهم أن يتركوا رجل يموت على أرضهم.
    Sonra da açlıktan ölmemek için birazını bize bırakmalarını isteyelim. Open Subtitles فقط دعنا نرجوهم أن يتركوا لنا شيئاً منة حتي لا نتضور جوعاً
    Aramayı durdursalar bile, yıldız geçidini asla korumasız bırakmazlar. Open Subtitles حتى إذا توقفوا عن التفتيش لن يتركوا البوابة أبدا بدون مراقبة
    Yanlış olan ne? Not bırakmamışlar. Open Subtitles لأنهم لم يتركوا ملاحظة لم يتصلوا و لم يفعلوا أي شيء
    Evet, listedeki isimlerden biriydi o... çünkü buna izin vermişti. Open Subtitles نعم ، هو من المشتبهين.. بسبب لم يتركوا له الخيار.
    Duvarlarında bir delik açıp en değerli tablolarını çerçevelerinden kesmiş ve tek bir iz bırakmadan gitmişler. Open Subtitles بكل بساطة قاموا بفتح ثقب عبر الجدار قاموا بأخذ أغلى الرسومات من الحائط ثم غادروا دون أن يتركوا أي أثر
    Nereye gittikleri hakkında bir harita bırakmadılar ya? ! Open Subtitles هؤلاء الشباب لم يتركوا خريطة وراءهم لأين سيذهبون
    - Seçim şansı bırakmadılar. - Elbette seçim şansın vardı. Open Subtitles لم يتركوا لي أي خيار ـ لا بل هناك خيار آخر
    - herşeyi geride bırakmadılar.. sadece saygı duydukları şeyleri yanına aldılar. Open Subtitles لم يتركوا كل شئ ورحلوا بل الأشياء التيي أخذوها فقط
    Weizsacker'a göre Almanlar Monte Cassino'yu terk etmeyecekler. Open Subtitles السفير فيزكير أكد لي ان الألمان لن يتركوا مونتي كسينو
    ...ama takip eden olmasın diye kapıları bozdular. Hangardaki tek gemiyi alıp herkesi ölüme terk edecekler. Open Subtitles سيأخذوا السفينة الوحيدة ، الموجودة فى المرآب ثم يتركوا الباقين هنا ، ليموتوا
    Topçulara bize bir koridor bırakmalarını söylemeyi unutma. Open Subtitles فقط تاكد من ان تخبر المدفعيين. ان يتركوا ممرا لنا
    Nasıl baraj var? Nasıl Kızıl Haç'ı bırakmazlar? Barajı zorlayın. Open Subtitles ألن يتركوا الصليب الأحمر يمر من خلال تلك الحواجز؟
    Not bırakmamışlar. Aramadılar ya da başka bir şey yapmadılar. Open Subtitles لأنهم لم يتركوا ملاحظة لم يتصلوا و لم يفعلوا أي شيء
    Onları durdurmaya çalıştım ama beni yere serdiler, kalkmama da izin vermediler. Open Subtitles لقد حاولت ان اوقفهم و لكنهم طرحونى ارضا و لم يتركوا لى فرصة لانهض ثانية
    Ama sonrasında herkes tek bir iz bile bırakmadan ortadan kayboldu. Open Subtitles ولكنهم خرجوا دون أن يتركوا أي أثر ورائهم
    Kötü yorumlar bırakmak insanlara zor geliyordu. TED إنه أمر صعب بالنسبة للناس أن يتركوا انطباعاً سلبياً.
    Kuzeyliler Iona'da tek kişiyi sağ bırakmadı Kells'de de bırakmayacaklar. Open Subtitles رجال الشمال لم يتركوا أى شخص "فى "آيونا" وكذلك سيفعلوا فى "كلس
    Çünkü onlar kaybedecek bir şeyi olmayan savaşa hazır askerler olduğunu.. Arka kapıda bir koridoru başı boş bırakmayacak birisi olduğunu düşünüyorsun. Open Subtitles لأنّك لديك نظرية بأنّ هؤلاء جنود متأهّبون لن يتركوا ردهة خلفية مكشوفة
    Böylece, burada belli sayıda adam bırakıp denizden buraya uzanarak kıyıya çıkıp, güvenli bir kıyı mevzii oluşturmaya karar verdiler. Open Subtitles ولذلك فقد قرروا ان يتركوا الرجال هنا وان يتوجهوا الي البحر وان يصعدوا الي هنا وانهم سيقومون بإنشاء جسر هنا
    Ne güzel burda bir sürü eşya bırakmışlar. Open Subtitles جميل منهم ان يتركوا كل هذه الاشياء ورائهم
    Ama bu kadar önemli bir şeyi yapsın diye bir orospunun eline bırakıyorlar. Open Subtitles لكن شيئاً بهذه الأهمية يجب أن يتم يتركوا عاهرة لعينة كي تقوم به
    Bu şekilde iz bırakmıyorlar demek, çünkü o şeyleri böyle ödüyorlar. Open Subtitles لن يتركوا بصمة الكترونية، لأن تلك هي طريقتهم بالدفع مقابل الأشياء
    Adamlarım vücudunda iz bırakmaz. Open Subtitles أعدك بأن رجالي لن يتركوا علامة عليك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus