"يتوسلون" - Traduction Arabe en Turc

    • yalvarırlar
        
    • yalvarıyorlar
        
    • yalvarıyor
        
    • yalvarırken
        
    • yalvardıkları
        
    • yalvaran
        
    • yalvartacak
        
    • yalvaranlar
        
    • yalvaracaklar
        
    • için yalvarışlarını
        
    • yalvarmalarını
        
    • yalvarıyorlardı
        
    Birkaç saat içinde o aleti almamız için bize yalvarırlar. Open Subtitles بعد ساعتين , سوف يتوسلون إلينا حتى نأخذه من أيديهم
    Her şeye rağmen önümüzde diz çöküp yalvarırlar, çünkü mutluluklarını bozacak hiçbir şeye tahammül edemiyorlar. Open Subtitles و لا أعلم لماذا يثيرون كل هذه الضجه حوله و لكنهم يفعلون و كلما جعلتيهم يتوسلون بشكل أكبر إزداد مدى سعادتهم
    Onun için yalvarıyorlar. Open Subtitles عندئذ فإنّهم فى واقع الأمر يتوسلون إليكِ لفعل ذلك
    Çevreciler, küresel sağlık uzmanları ve hayvan hakları aktivistleri 50 yıldır insanlara daha az et tüketmeleri için yalvarıyor. TED لمدة 50 عامًا، وعلماء البيئة وخبراء الصحة العالمية وانصار الرفق بالحيوان يتوسلون الناس بأكل لحوم أقل.
    Çoğu insan, canını almayayım diye yalvarırken sen, seninkini almamı istiyorsun. Open Subtitles اغلب البشر يتوسلون لي لابقيهم على قيد الحياة وانتِ تريديني أن اخذها
    Gazetede öğretmenler için yalvardıkları yazıyor. Open Subtitles الصحف تكتب في إعلاناتها وكأنما يتوسلون في البحث عنهم
    Korumam için yalvaran insanlar ellerinde nakit parayla sıraya girdiler. Open Subtitles لدي رجال يصطفون دوراَ بأموال في يديهم يتوسلون مني الحماية
    Bir gün kralları bana getirecek, taraflarına geçmem için yalvartacak. Open Subtitles والتى يوماً ما من شأنها أن تجلب الملوك لى يتوسلون معروفاً.
    Elenmemek için yalvaranlar olduğunu bilmiyor musun? Open Subtitles ألا تدركين أن لدينا مرشحين يتوسلون حتى لا يتم اقصائهم ؟
    Hainleri bulduk diye teşekkür edip Fantomlardan kurtulmak için yalvaracaklar. Open Subtitles يشكرنا على كشف الخونة، و يتوسلون إلينا أن ننقذهم من الأطياف
    Ve onların merhamet için yalvarışlarını Aziz Jerome'a ve San Geronimo'ya kurtarması için dua edişlerini dinledi. Open Subtitles وهو يستمع اليهم يتوسلون الرحمه صل الى القديس جيروم.. سان جيرينمو للخلاص
    Önce sizi terkederler, sonra geri dönmeniz için yalvarırlar, sonra sizi tekrar terkederler. Open Subtitles إنهم ينفصلون عنكِ, ثم يتوسلون إليك للعودة و من ثم ينفصلون مجدداً
    Eğer bir herifle çıkmak istemezseniz ve onu terkederseniz, sırf sizi terkedebilmek için geri dön diye yalvarırlar. Open Subtitles بعد ذلك يتوسلون إليك لتعودي لكي ينفصلوا عنكِ مجدداً
    Hatta belli başlı durumlarda bunun için yalvarırlar bile. Open Subtitles في مواقف معينة, يتوسلون إلى ذلك في الحقيقة
    Şehrin duvarları içinde ticaret hakkı için yalvarıyorlar. Open Subtitles يتوسلون للحق التجاري, داخل حائط المدينه.
    Ölüm çağırıyor intikam için yalvarıyorlar ve onlara kulak asıyoruz. Open Subtitles الموتى ينادون يتوسلون للأنتقام, ونحنُ نوافق
    İçindeki herkes öldürüldü. Tuzağa düşürülmüş. yalvarıyorlar. Open Subtitles وكل الرجال بالداخل كانو يقتلون محاصرين , يتوسلون ,ويصرخون
    Hepsi ölmek için yalvarıyor ve doğruları söylüyorlar. Open Subtitles جميعهم يتوسلون للموت، وجميعهم يقولون الحقيقة.
    - Kafanız almıyor değil mi sevdiğiniz biri ölmek için yalvarırken yavaş yavaş ölümünü izlemek? Open Subtitles ماهو شعور أن تشاهدي شخصا ما تحبينه يحتضر بينما هم يتوسلون لك أن تقومي بقتلهم ؟
    İnsanlar hayatları için yalvardıkları zaman yalanlar söylerler. Open Subtitles الكذبات التى يقولها الناس عندما يتوسلون للحفاظ على حياتهم
    Şehir merkezine git ve iş için yalvaran insanları gör. Open Subtitles تقدم للأرياف أكثر وستجد الرجال يتوسلون العمل
    Ellerimizi açıp yalvartacak kadar... Open Subtitles ♪ يصلون ♪ ♪ و يتوسلون لنساعدهم ♪
    Hani şu sana yalvaranlar? Open Subtitles الذين يتوسلون إليك لتعملي عندهم؟
    Birkaç saat sonra, bunu bize vermek için yalvaracaklar. Open Subtitles بعد ساعتين , سوف يتوسلون إلينا حتى نأخذه من أيديهم
    Hükümlü insanların hayatları için yalvarışlarını izledim. Open Subtitles شاهدت أشخاص مُدينين يتوسلون .لحياتهم
    Belki onların yalvarmalarını veya çığlık atmalarını istemiyorsan bunu kullanabilirsin. Open Subtitles ربما إن لم يكن عليك سماعهم وهم يتوسلون ويصرخون
    Ama televizyon izlememe izin verdi, böylece ailemi en az bir kere haberlerde görebildim, Samuel'e beni bırakması için yalvarıyorlardı. Open Subtitles ولكنه سمح لي بمشاهدة التلفزيون وبدأت أشاهد أهلي في الأخبار على الأقل مرة كل يوم يتوسلون

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus