"يجب أن أفعله" - Traduction Arabe en Turc

• Yapmam gereken
• yapmam gerektiğini
• yapmam gerekiyor
• yapmalıyım
• yapmam gerek
• yapayım
• yapmam lazım
• yapacağım
• yapacağımı
• yapmam gerekeni
• yapmak zorunda olduğum

Sana cevap vermeden önce, Yapmam gereken bir şey var.
قبل أن أعطيك جوابي هناك شيء يجب أن أفعله أولا

Yapmam gereken bu ama ben asla yapmam gerekenleri yapmam.
هذا ما يجب أن أفعله لكنّي لا أفعل ما يجب علي فعله

Şimdi izin verirseniz, Yapmam gereken bir iş var.
الاّن لو تأذن لي هناك ما يجب أن أفعله بنفسي

Kahrolası şeyi hissetmek istiyorum. O yüzden ne yapmam gerektiğini...
لذلك لا أعرف برأيك ما الذي يجب أن أفعله ؟

"Bu arabaya binmenizi sağlamak için ne yapmam gerekiyor?" diye sormanız için ne yapmam gerekiyor?
مالذي علي فعله لأسألك مالذي يجب أن أفعله حتى أهتم بهذا السيارة؟

Bunu yapmanı iyi bulmuyorum. Gerçekten. - Sence ne yapmalıyım?
أعتقد أنه لا يجب أن تفعلى ذلك بحق ـ حسنا ً , ما يجب أن أفعله برأيك ؟

Çoğusu, o hayattayken yapmam gerek şeylerdi.
الشئ الذى كان يجب أن أفعله عندما كانت على قيد الحياه

Tek Yapmam gereken... her seferinde ufak bir adım atmak, ve böylece her şeyi yapabilirim.
كل ما يجب أن أفعله هو أن أخطوا خطوات صغيرة بكل وقت وأستطيع فعل أي شئ.

Uzun zaman önce Yapmam gereken şeyi yapacağım.
ماذا ستفعل ؟ ؟ شئ كان يجب أن أفعله منذ زمن بعيد.

- Eee? Tüm Yapmam gereken, doldurmak ve seni içine koymak...
كل الذى يجب أن أفعله أن أملأها بوضعك فيها

Bütün Yapmam gereken, ana bilgisayara bağlamak.
حسنا.. كل الذى يجب أن أفعله أفتح الحاسب المركزى

Uzun zaman önce Yapmam gereken şeyi yapacağım.
شئ كان يجب أن أفعله منذ زمن بعيد. لا تقم بأي شئ غبي.

Evet, Artık tek Yapmam gereken... beladan uzak durmak
. نعم . الأن كل ما يجب أن أفعله أن أبتعد عن المشاكل

Yapmam gereken tek şey bu, içine biraz daha tuz koymak.
هذا كل ما يجب أن أفعله وضع المزيد من الملح

Zaten hayatım boyunca birileri ne yapmam gerektiğini söyledi.
الكثير من الناس كانوا يُملون عليا ما يجب أن أفعله طوال حياتى

-Kendine servet edinmek, değil. -Ne yapmam gerektiğini söyleme!
. لا تخبرني ما الذي يجب أن أفعله ، من فضلك

Bugün başka ne yapmam gerekiyor?
ما الذي يجب أن أفعله اليوم أيضاً؟

O anılara sahipken tam olarak ne yapmam gerekiyor?
ما الذي يجب أن أفعله بهذه الذكريات ؟

Teşekkürler ama bunu yalnız başıma yapmalıyım.
شكراً ولكني أعتقد بأن ذلك الشئ يجب أن أفعله بنفسي

Laneti başlatmak için ne yapmam gerek?
ماذا يجب أن أفعله لإلقاء هذه اللعنة؟

Ne yapayım? Boğazını mı keseyim? Vurayım mı?
ما الذى يجب أن أفعله أذبحها أم أطلق عليها النار ؟

"Ne yapmam lazım?" dedi kız.
ما الذي يجب أن أفعله ؟ الفتاة قالت

Kalbim insanlarım için çarpıyordu ve ne yapacağımı bilmiyordum.
كان قلبي ينبض لشعبي، ولا أعرف ما الذي يجب أن أفعله.

Onlara anlat, sadece yapmam gerekeni yaptım, ne yapmam söylendiyse.
، أخبريهم بأنني فعلت ما يجب أن أفعله . ما أُمرت أن أفعله

Lord'larım, eğer işin ucunda dünyaya ve krallığıma yarar sağlayacak bir şey olmasaydı, hiçbir güç beni, yapmak zorunda olduğum şeyi gerçekleştirmem için zorlayamazdı.
انها تبدو مثل حصان ايها اللورد, لو كان لابد من إرضاء العالم و مملكتي فلن أفعل ما يجب أن أفعله في هذا اليوم من شيء دنيوي