Hayır. Sanırım bu, o tek başıma Yapmam gereken şeylerden bir tanesi. | Open Subtitles | لا, أعتقد أن هذا أحد الأشياء التي يجب أن أقوم بها بمفردي |
İnsanlığı kurtarmayı ben de isterim ama Yapmam gereken bir iş var. | Open Subtitles | سأفعل كل شيء لإنقاذ البشرية ولكن هناك شيء يجب أن أقوم به |
Biraz araştırma yapmalıyım. Birkaç numune lazım. Birkaç numune getir. | Open Subtitles | يجب أن أقوم ببعض الأبحاث سأحتاج لبعض النماذج , إحضرها |
Prydain için kahramanca şeyler yapmam gerek. | Open Subtitles | أنا يجب أن أقوم بأعمال بطولية للأرض برديان لن أنتظر الأرجل والأيدي لتفسدها |
Bu güzel, bu öğleden sonra bir şeyler yapmak zorundayım. | Open Subtitles | لا بأس ، يجب أن أقوم بأمر ما هذه الظهيرة |
Bunu yapmak zorunda olduğum için üzgünüm. Concha ile konuştum. | Open Subtitles | أنا آسف كان يجب أن أقوم بهذا تكلّمت مع كونشا |
Bu soruya cevap verebilmem için psikolojik otopsi yapmam lazım. | Open Subtitles | يجب أن أقوم بتحليل نفسي لكي أجيب عن هذا السؤال. |
Belki de, ama bunun yanında Yapmam gereken bir sürü iş var. | Open Subtitles | بطريقة ما، على الرغم من أن لدي الكثير من العمل الذي يجب أن أقوم به. |
Yapmam gereken işler var ama teşekkür ederim. Rica ederim. "Ve Tanrı bu sözü söyledi..." | Open Subtitles | أنا عندي شيء يجب أن أقوم به، لكن شكرا. هم بنوا منزل، حظيرة، هناك دائما عيدا. |
Benim için ona göz kulak ol. Yapmam gereken bir şey daha var. | Open Subtitles | إفعل لي معروفاً وراقبه جيداً هناك شئ أخر يجب أن أقوم به |
Yapmam gereken iş buydu. | Open Subtitles | ما الذى تصنعه هنا ؟ هذا هو العمل الذى يجب أن أقوم به الليلة |
Senden öğrendiğim bir şey varsa o da bana göre doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yapmalıyım ve sonuçlarını kafama takmamalıyım. | Open Subtitles | إذا كان هناك شيء واحد تعلمته منكَ فهو أني يجب أن أقوم بالشئ الذي اراه صحيحا ولا أقلق بشأن العواقب |
Senden öğrendiğim bir şey varsa o da bana göre doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yapmalıyım ve sonuçlarını kafama takmamalıyım. | Open Subtitles | إذا كان هناك شيء واحد تعلمته منكَ فهو أني يجب أن أقوم بالشئ الذي اراه صحيحا ولا أقلق بشأن العواقب |
Neden her seyi tek basima yapmam gerek gibi hissediyorum? | Open Subtitles | لماذا أشعر بأنه يجب أن أقوم بكل شئ بمفردي؟ ولكن, ذلك كان ماعلمه لي أبي |
Birkaç test daha yapmam gerek ama o kızların en az üçü streptokoksik için tedavi edildi. | Open Subtitles | الآن، يجب أن أقوم بمزيدٍ من الإختبارات لكنّ، على الأقل ثلاثة . من تلك الفتيات تمّ معالجتهنّ من الإلتهاب |
Masraf 16 kereden daha fazla, hatta 32 ama bu aramayı yapmak zorundayım. | Open Subtitles | لتكن 16 أو 32 مرة أكثر ولكن يجب أن أقوم بهذه المكالمة |
Galiba, bütün sıkıcı araba işlerini ben yapmak zorundayım. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب أن أقوم أنا بكل واجبات القيادة |
- Eğer sadece burada oturur ve biraz daha bekleyip görürsek o zaman belki seçmek zorunda kalmazsın ve ben de bir şey yapmak zorunda kalmam! | Open Subtitles | وإنتظرنا ورأينا لمدة أطول قليلا ربما أنتي لن يجب أن تختاري وأنا لن يجب أن أقوم بفعل بشئ |
Tamam. Görüşürüz, vergimi yapmam lazım. | Open Subtitles | حسنا إلى اللقاء، يجب أن أقوم بعمل ضرائبي |
Güvenliği arttırmaları için birkaç arama yapmam gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن أقوم ببعض المكالمات ، لكى ادعم الأمن |
Ve ben iyi I Yapacak, şimdi seni kaybetmek, ama. | Open Subtitles | يجب أن أقوم بعملي لأقودكم جميعاً إلى بر الأمان. |
En azından bazı son dakika değişiklikleri yapmak zorundaydım. | Open Subtitles | على الأقل يجب أن أقوم ببعض التعديلات الأخيرة. |
O adama neden böyle bir iyilik yapmam gerektiğini anlayamıyorum. | Open Subtitles | لا أرى لماذا يجب أن أقوم بأي شئ من أجل هذا الشخص |
Algoritmaları tekrar kontrol etmeliyim, değil mi? | Open Subtitles | يجب أن أقوم بالخوارزميات مع ذلك، ألا تعتقد؟ |
Sonra. Halletmem gereken bazı şeyler var, tamam mı? | Open Subtitles | لدي فقط بعض الأشياء التي يجب أن أقوم بها حسناً؟ |