"يجب علينا ان" - Traduction Arabe en Turc

• zorundayız
• gerekiyor
• gerektiğini
• zorunda
• vermeliyiz
• gerekecek
• mıyız
• olmalıyız
• gerektiği
• Bence
• etmeliyiz
• gitmeliyiz

- Katilin kim olduğunu bile bilmiyoruz. - Bir şeyler yapmak zorundayız.
اننا حتى لا نعرف من يكون القاتل يجب علينا ان نفعل شيئا

Bu kayadan ayrılmak ve kendi başımıza yüzeye çıkmak zorundayız.
يجب علينا ان نصعد الى السطح ونخرج من هذه الصخرة

Çocuklar, böldüğüm için kusuruma bakmayın ama gitmemiz gerekiyor Jake.
انا أسف على المقاطعة يا رفاق ولكن,جيك,يجب علينا ان نذهب

Yarın bir randevunuz var. İki tanesini kaçırdınız. Ücret almamız gerektiğini biliyorsunuz.
لقد تغيبت عن اثنين اتعرف يجب علينا ان نكلفك

Tabiat zalim olabilir ama biz öyle olmak zorunda değiliz.
الطبيعة قاسيه و لكن لا يجب علينا ان نكون كذلك

Hm. Bu polislere bir şey vermeliyiz, çok çalışkanlar.
حسنا, يجب علينا ان نقول عن الشرطة شيئا واحدا ..

Ekinlerimizi kurtarmak için tüm gece çalışmamız gerekecek!
يجب علينا ان نعمل طيلة الليل لنحافظ على المحاصيل.

Buraya kadar geldik. Devam etmeliyiz. Devam etmek zorundayız.
نحن لم نتوغل بعد يجب علينا ان نواصل البحث والمشى

Birbirimizi korumak zorundayız çünkü tüm bu kurbanlar eşit.
يجب علينا ان ننقذ بعضنا البعض لان كل الضحايا متساويين

James, bunu yapmak zorundayız. Kafan çok karışık.
جميس ، يجب علينا ان نفعل ذلك انت مشوش للغاية

Her ne kadar hoş olmasa da, bizim bu soruları kendimize sormamız gerekiyor.
يجب علينا ان نسأل انفسنا هذه الاسئله، ومع ان ذلك غير مستساغ

Kanunlar neler? Konuya yoğunlaşmak için ne yapmamız gerekiyor?
ماهي القوانين؟ ماذا يجب علينا ان نفعل لنظل مركزين؟

Evet efendim. Şerifle bir raporu dosyalamamız gerekiyor.
نعم, سيدى, يجب علينا ان نقدم تقرير الى مدير الشرطة.

Evet, buradaki limana para ödememiz gerektiğini söylüyor.
يقول إنه يجب علينا ان ندفع ضريبة للإرساء هنا

Despotlara karşı durmamamız gerektiğini düşünmüyor musun?
إذاً انت لا تعتقد بانه يجب علينا ان نقف في وجه الطاغية؟

Bebeği taşımamamız gerektiğini düşünüyor.
انها تعتقد انا لا يجب علينا ان نحرك الطفل

Müslüman Kardeşler'e, gerektiği gibi, azınlık haklarına saygı duymak zorunda olduklarını nasıl söyleriz, bizler çoğunluk haklarını kabullenmezsek?
وكيف يمكننا اخبار الاخوان المسلمين, كما يجب علينا ان عليهم ان يحترموا حقوق الاقلية اذا لم نتقبل حقوق الاغلبية؟

Belki de mahkemede, ona üniforma giydirmek zorunda kalabiliriz.
ربما يجب علينا ان نجعله بالزي الرسمي في المحاكمة

Belki de ne istediğimizi düşünmek için kendimize biraz zaman vermeliyiz.
ربما يجب علينا ان ناخذ بعض الوقت لتفكير بما نريد

Sadece başa dönüp ve yeniden başlamamız gerekecek.
ولكن يجب علينا ان نعود للبداية ونبدأ من جديد

Enerji bulmamız gerektiğini biliyorum ama orada bulmak zorunda mıyız?
اعلم اننا يجب ان نجد الطاقة لكن هل يجب علينا ان نجدها هناك؟

Öyleyse sana asıl bombayı gösterdiğimizden emin olmalıyız.
لذا يجب علينا ان نتأكد اننا اعطيناك الضربة

Hayal edin ki politikacılarımız yabancı bir ülkeyi işgal etmemiz gerektiği ya da bir yatırım bankasını kurtarmamız gerektiğinin nedenini anlatmak için dansı kullanıyor.
تخيل رجال السياسه لدينا يستخدموا الرقص ليشرحوا لماذا يجب علينا ان نجتاح بلداً اجنبي او ان نكفل بنك استثمار.

Bence bu harika. Ama bu tip şeyleri biz kendimiz yapmalıyız.
اظن ذلك جيداً، لكن يجب علينا ان نفعل تلك الاشياء بنفسنا

Kabul etmeliyiz ki, ikimizin de bu kararı vermeye hakkı yok.
ربما يجب علينا ان نتفق بأن ولا واحد منا له الحق

Sonny, unut eldiveni. Hemen gitmeliyiz.
سونى , انسى امر القفازات يجب علينا ان نغادر