"يجب علي فعله" - Traduction Arabe en Turc

    • yapmam gerekiyor
        
    • yapmam gereken
        
    • yapmalıyım
        
    • yapmam gerektiğini
        
    • yapmam gerek
        
    • Yapmam gerekeni
        
    • yapacağım ben
        
    • yapayım
        
    • yapsaydım
        
    • yapmak zorunda
        
    • yapmam gerektiği konusunda
        
    • ne yapacağımı
        
    Yani şimdi ne yapmam gerekiyor? Open Subtitles ..أقصد, مالذي ..مالذي يجب علي فعله الآن؟
    ...hayatıma devam etmek için bunu yapmam gerekiyor. Open Subtitles ولكنه شيء اشعر بأنه يجب علي فعله لأتخطاه
    Yaptığım en kolay işti. Beni affedersen yapmam gereken bir iş daha var! Open Subtitles هذا أقل مما يجب علي فعله والأن اعذرني , هناك مهمة أخرى لي
    Bilirsiniz, bazen benim de yapmam gereken şey bu. TED أتعلمون, هذا هو ما يجب علي فعله في بعض الأحيان.
    Eğer sadece ağabeyimin yarattığı hatıralara sahipsem şimdi ne yapmalıyım? Open Subtitles إذا كنت أمتلك فقط الذكريات التي قام بصناعتها أخي, فما الذي يجب علي فعله الأن؟
    Gerçekten anlamıyorum! Bana ne yapmam gerektiğini söyle. Open Subtitles أنا لا أفهم حقا أخبرني ما الذي يجب علي فعله
    Daha ne yapmam gerekiyor göğüslerimi boyayıp, Amsterdam'da vitrin önlerinde mi dikileyim? Open Subtitles تباً! ما الذي يجب علي فعله أكثر من ذلك، وضع المكياج على نهداي والوقوف في واجهة العرض لمحل في أمستردام؟
    Ortağım hakkında ne yapmam gerekiyor? Open Subtitles ما الذي يجب علي فعله حيال شريكي ؟
    Bu meseleyi aşman için ne yapmam gerekiyor? Open Subtitles مالذي يجب علي فعله لأجعلك تتركي هذا؟
    yapmam gereken bu ama ben asla yapmam gerekenleri yapmam. Open Subtitles هذا ما يجب أن أفعله لكنّي لا أفعل ما يجب علي فعله
    Paydostan önce yapmam gereken bir ton iş var ve paydosa da 3 saat var! Open Subtitles هناك مليون شيء يجب علي فعله قبل أن أرحل لن أرحل قبل ثلاث ساعات
    yapmam gereken şey, eğer burada olsaydı annemin bana yapmamı söyleyeceği şey çenemi kapalı tutmam olurdu, neyse ki o burada değil. Open Subtitles ما يجب علي فعله, وما ستخبرني والدتي حتماً بما يجب فعله إذا كانت هنا, حمداً لله أنها ليست هنا. أن أبقي فمي مغلقاً.
    Ekledim. Şimdi cıkarmak icin ne yapmalıyım sana? Open Subtitles انت على القائمة، مالذي يجب علي فعله لشطبك من القائمة
    Sabırsızlanıyorum. Sen ne düşünüyorsun? Sence ne yapmalıyım? Open Subtitles أنا متحمسة ما الذي تظن بأنه يجب علي فعله
    - Sakin ol, Harriet. Sorun nedir? - Ne yapmalıyım? Open Subtitles اهدأي هارييت ايا كانت المسألة, مالذي يجب علي فعله
    Sanırım ne yapmam gerektiğini bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles اعتقد بأنني أحاول اكتشاف ما يجب علي فعله
    Ve bana, oraya ulaşmak için ne yapmam gerektiğini söylemen gerek. Open Subtitles وأريدك أن تقول لي ما يجب علي فعله لأكون في ذلك المكان
    Eğer bana ne yapmam gerektiğini bir kere bile söylersen, seni bitiririm. Open Subtitles لذا اذا حولت مره أن تقولي لي ما يجب علي فعله سوف انهيك
    Ne yapmam gerek? Open Subtitles ما الذي يجب علي فعله ؟
    Bunca zaman düşünmüştüm ki... Ayakta kalabilmek için Yapmam gerekeni yapıyordum. Open Subtitles كل ذلك الوقت أعتقدت, أنني أقوم بفعل ما يجب علي فعله
    Siz ikinizle ne yapacağım ben? Open Subtitles ما الذي يجب علي فعله معكما؟
    Rahat konuşman için ne yapayım, sana bıçak mı çekeyim? Open Subtitles ماذا يجب علي فعله لأجعلك أكثر صراحة أهددك بسكين ؟
    Yani, sonuçta, ne yapsaydım bıraksaydım bir Ukrayna hapishanesinde işleri düzeltmeden veya kendini açıklamadan verdiği yanlış kararları düşünerek çürüse miydi? Open Subtitles أعني انه بعد كل, ما كان يجب علي فعله, أن أدعها تتعفن في أحد السجون الأوكرانية لتفكر في الخيارات السيئة اللتي أتخذتها
    Yaşamak için yapmak zorunda olduğum şey, çoğu insanın zorunda olduğu şey değil. Open Subtitles ما يجب علي فعله حتى أعيش ليسَ كما يجب على الجميع فعله
    Bütün hayatım boyunca, ne yapmam gerektiği konusunda hiçbir fikrim yoktu. Open Subtitles حياتي كلها , كنت . . لا أعرف ما يجب علي فعله
    Tanrım, duruşma başlayacak ve bu çocukla ne yapacağımı bilmiyorum. Open Subtitles لقد تكرّر الأمر , لا أعلم مالذي يجب علي فعله

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus