"يجدوني" - Traduction Arabe en Turc

• bulamayacaklar
• bulmayacaklar
• bulduklarında
• bulamazlar
• bulacaklar
• bulmalarını
• bulmamaları
• bulamazlardı

Eğer beni vurmak istiyorlarsa, beni bulamayacaklar.
اذا كانوا يريدون اطلاق النار علي، فعليهم أن يجدوني.

Bir gün gerçekten kaçacağım. Beni asla bulamayacaklar.
سأنجح في الفرار ذات يوم، ولن يجدوني أبداً

Hayır. Beni bulmayacaklar.
-كلاّ، كلاّ، لن يجدوني

Beni bulduklarında başın polislerle derde girmeyecek.
لذا حين يجدوني لا داعي لتقلقي بخصوص السلطات

Yapımcı Brooklyn'de kalabileceğimiz bir yer ayarladı, beni orada bulamazlar.
المنتج لديه مكان في بروكلين ولن يجدوني هناك

Eğer adamlar beni bulmak istiyorlarsa, bulacaklar nerede olduğumun önemi yok, ta ki beni öldürene kadar da durmayacaklar.
اذا اراد هؤلاء الاشخاص ايجادي, سوف يجدوني, اين ما كنت, ولن يتوقفوا حتى اموت.

Getsemani'ye gideceğiz. Beni orada bulmalarını sağlayacaksın.
سنذهب الى جسمين سوف تتأكد أن يجدوني هناك

Ayrıca, ben sardalyayım ve beni bulmamaları gerekiyor.
بالإضافة , أنني السردين ليس من المفترض أن يجدوني

Seni öldürür ve beni asla bulamazlardı.
وكان ليقتلوك ولن يجدوني

Hayır, beni bulamayacaklar, çünkü çok iyi kamufle olmuş... güçlendirilmiş, Bergen-geçirmez sığınağımda olacağım.
لا إنهم لن يجدوني أنا لأنني سأكون في غرفة تحت الأرض ,مخفية تماما ,محصنة,و ضد البيرجنز

Burası saklanmak için harika bir yer. Beni asla bulamayacaklar.
هذا أفضل مكان للإختباء لن يجدوني أبداً

- Ama bulamayacaklar.
أجل، لكنهم لن يجدوني

Beni asla bulamayacaklar. Asla
لن يجدوني أبداً - أبداً

Beni bulmayacaklar.
-كلاّ، كلاّ، لن يجدوني

Ama beni bulduklarında burada olmak zorunda değilim.
لك لا يجب ان اكون هنا عندما يجدوني

Ve bulduklarında senin tam arkanda olacağım.
و عندما يجدوني... سأكون خلفكم

Beni bulamazlar Tammy.
لا يمكنهم ان يجدوني تامي

Dışarıda bana sadık olan insanlar var. Beni bulacaklar.
هناك اناس مخلصين لي سوف يجدوني

Beni bulmalarını ve tutuklamalarını istedin.
أعتقد أنّكِ تُريدهم أن يجدوني ويعتقلوني.

Beni bulmamaları için.
لكي لا يجدوني

Saklanırdım, böylece beni bulamazlardı.
كنت اختبئ ولا يجدوني .