Belki de bu, bana karşı dürüst olmanız için yeterince motive edecektir sizi. | Open Subtitles | ربما قد يحفزك ذلك بشكل صحيح كي تكوني صريحة معي. |
Susuzluğunuzun su içmenizi motive etmesi gibi, açlığınızın yemek yemenizi motive etmesi gibi, öfkeniz haksızlığa başkaldırmanızı motive edebilir. | TED | بنفس الطريقة التي يحفزك بها العطش لتشرب الماء، ونفس الطريقة التي يحفزك بها الجوع لتأكل، بإمكان غضبك أن يحفزك لرد الظلم. |
Seni neyin motive ettiği gerçeğinden korkma doktor. | Open Subtitles | لا تخجل من الحقيقة ما يحفزك يا دكتور. |
Deneme yapmanıza, test etmenize, cilalamanıza motive eder, tıpkı MLK gibi. | TED | إنه يحفزك على الاختبار والتجربة والتحسين، تماماً مثل ما فعل (مارتن لوثر كينغ). |
ya da her ne seni motive ediyorsa. | Open Subtitles | أو أيا كان الذي يحفزك |
Çabalarımız bizi motive etsin! | Open Subtitles | دع ثقل خسارتنا يحفزك. |
Çabalarınız sizi motive etsin. | Open Subtitles | أطلقوا النار! دع ثقل خسارتنا يحفزك. |