Narbo cesetler ve askerlerle dolu değil, ve nezih insanlar evlerinden çıkmaya korkuyorlar. | Open Subtitles | ناربو ليست مليئة بالجثث و الجنود و الأناس المحترمون يخشون الخروج من منازلهم |
Mesela ikizler, söylemeye korkuyorlar ama aslında buraya babalarına veda etmeye geldiler. | Open Subtitles | على سبيل المثال، هذين التوأمين يخشون إخبار الجميع .بأنهم جاءوا ليودعوا أباهم |
Görüyor musunuz, bazı insanlar kızların onlara bakmamasından korkar. | TED | بعض الناس يخشون أن يفقدوا إعجاب الفتيات بهم. |
Kimileri ise bitkisel gıdalarda böcek ilacı kullanımının artması yüzünden bunları daha çok tüketmenin sağlığa zararlı olmasından korkuyor. | Open Subtitles | وهناك آخرون يخشون من أنّ التهام الكثير من الغذاء النباتي قد يضرّ بصحّتهم، نتيجةً لازدياد المبيدات في تلك الأغذية. |
Elbette, hastalar doktora geldiklerinde korkarlar. | TED | من الطبيعي أن المرضى يخشون الذهاب للطبيب. |
O kızlar, annecikleri tarafından cezalandırılmaktan korkan aciz inekciklere saygı duymaz. | Open Subtitles | هؤلاء الفتيات لا يحترمون المهووسين الضعفاء الذين يخشون العقاب من أمهاتهم. |
O insanların tek istediği, onları öğrenmekten korktukları şeylerden koruyacak biri. | Open Subtitles | كل ما يريده هؤلاء هو ان يحميهم احد مما يخشون معرفته |
Görgü kurallarını yıkıp, büyük ve gürültülü ses çıkaracağından korkuyorlar. | Open Subtitles | فهم يخشون أن تتجاوز قواعد اللباقة عبر دخولك بشكل صاخب |
Dışarıdan, onun yapabileceği herhangi bir şeyden daha çok korkuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخشون ما بالخارج أكثر من أي شيء بوسعه فعله. |
Oraya kimse gitmez. Kızılderililerden korkuyorlar. | Open Subtitles | لن يذهب أحدٍ منهم هناك إنهم يخشون الهنود |
Beni burada da çok rahat öldürürler. Onları ispiyonlamamdan korkuyorlar. | Open Subtitles | يمكنهم أن يقتلوني هنا كما يمكنهم أن يفعلوها بالخارج إنهم يخشون بأني سأخونهم |
Beni burada da çok rahat öldürürler. Onları ispiyonlamamdan korkuyorlar. | Open Subtitles | يمكنهم أن يقتلوني هنا كما يمكنهم أن يفعلوها بالخارج إنهم يخشون بأني سأخونهم |
Bazı insanlarsa köpek balıklarından. Bazı insanlar ölümden korkar. | TED | بعض الناس يخشون أسماك القرش. البعض يخشون الموت. |
Yalnız yetişkin erkekler kadınlardan korkar. | Open Subtitles | يا سخيفة، فقط الرجال البالغون يخشون النساء. |
Saldırıdan, soyulmaktan, yağmalanmaktan, bıçaklanmaktan, tecavüzden, hırsızlıktan korkuyor millet. | Open Subtitles | انهم يخشون أن يتعرضوا لهجوم، أو أن تتم سرقتهم، نهبهم، طعنهم، أو حتى اغتصابهم.. أنصحك أن تشتري كلباّ. |
Çünkü onlar kendilerini mutlu edecek, bir kadına yaklaşmaktan korkarlar. | Open Subtitles | لأنهم يخشون الاٍقتراب من اٍمرأة يمكن أن تسعدهم |
Kurtlardan korkan Hıristiyanlar için alternatif cenaze evleri. | Open Subtitles | جنازة منزلية لمسيحيين غير اعتياديين يخشون الديدان. |
Ama gerçek şu ki cezadan korktukları için oynuyorlar. | Open Subtitles | ولكن الحقيقة هي أن الحيوانات يؤدون ذلك لأنهم يخشون العقوبة. |
Yanında olan tek kişi, diğerlerinin yanına gitmeye korktuğu, tanımadığım çirkin bir cüzzamlı çocuktu. | Open Subtitles | ..الوحيد الذي كان بقربه كان نوع من لا أعلم, طفل قبيح مصاب بالجذام كان كل الأطفال يخشون الاقتراب منه |
Evet ama onlar ısırmaktan korkmazlar. | Open Subtitles | أجل، ولكنهم لا يخشون غرز انيابهم في الضحية |
Ama Geiger ve Marsden gençtiler ve büyük Yeni Zelandalı'ya korku ve merakla karışık saygı besliyorlardı. | Open Subtitles | و لكن جيجر و مارسدن كانا صغيرين و يخشون النيوزيلاندي الكبير |
Yaşayan en temiz kalpli, tanrı korkusu en güçlü insanlardan biri olan Larry Kinkaid şu an başında bir kurşunla orada bir yerde yatıyor. | Open Subtitles | لاري كينكيد ، واحد من أرقى الرجال الذين يخشون الله يرقد هناك في الوقت الراهن وثقب الرصاصة في رأسه |
Seninle kendim konuşabilene kadar, bana ne olduğunu söylemeye korktular galiba. | Open Subtitles | أخالهم كانوا يخشون إخبارك بما جرى لي حتّى أتمكّن من محادثتك بنفسي |
Sizin gibi düşünen bir çok insanın olduğunu, ama konuşmaya korktuklarını düşünüyormusunuz? | Open Subtitles | هل تعتقد أن هناك كثيرون يعتقدون نفس ما تعتقده ولكن يخشون التصريح به؟ |
Eğer ı sizin için ölmeye gittiğini korkuyorlardı. | Open Subtitles | هل كانوا يخشون أن كنت ذاهبا للموت من أجل لكم. |
Zafiyetlerini ve evet, hatta kalplerini sergilemekten korkmayan icracıları. | Open Subtitles | مؤدون لا يخشون من إضهار حساسيتهم، وأجل، حتى قلوبهم. |
Temkinli davranan insanların içlerinin görülmesinden... korktuğunu söyledi. | Open Subtitles | ان الناس الحذرون يخشون . ان تري من خلالهم |