Namuslu ve itaatkar olduklarını; gönüllü olarak yoksulluk içinde yaşadıklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يدعون أنهم يعيشون في فقر ، العفة والطاعة. |
Yaklaşık bir yıl önce San Francisco'ya taşındığından beri onu görmediklerini iddia ediyorlar. | Open Subtitles | وهم يدعون أنهم لم أره منذ انتقاله إلى سان فرانسيسكو منذ أكثر من عام. |
Savaşı bitirmek için attıklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يدعون أنهم أسقطوا وميضا ليوقفوا الحرب |
Raza çetesi olduklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | نعم،أيتها القائدة "يدعون أنهم طاقم "رازا |
Kızınızın konukları olduklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يدعون أنهم ضيوف أبنتك عذرا |
Elinden geldiğince kocaman gülümsüyorsun ve o "Seni görmüyormuş gibi davranıyorlar" dedi. | Open Subtitles | وأنت تبتسم بقدر ما تستطيع وقال أنهم يدعون أنهم لم يروك |
Kurtarıcınızmış gibi davranıyorlar. Güveninizi size karşı kullanıyorlar. | Open Subtitles | يدعون أنهم منقذوكم ثم ينقلبون عليكم وينتهكون ثقتكم |
Sanıkların hepsi gözaltındayken... maddi ve manevi eziyet gördüklerini iddia ediyorlar. | Open Subtitles | شكرا لك. كل المتهمين يدعون... أنهم تعرضوا للتعذيب الجسدي والنفسي عندما كانوا محتجزين لدى الشرطة |
Sanıkların hepsi gözaltındayken... maddi ve manevi eziyet gördüklerini iddia ediyorlar. | Open Subtitles | شكرا لك. كل المتهمين يدعون... أنهم تعرضوا للتعذيب الجسدي والنفسي عندما كانوا محتجزين لدى الشرطة |
Ama hiç kaçırılmadığını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | لكنهم يدعون أنهم لم يخطتف أبداً |
- İşsiz olduklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | ـ يدعون أنهم عاطلين عن العمل. |
- İşsiz olduklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | .ـ يدعون أنهم عاطلين عن العمل |
Gizli servis olduklarını iddia ediyorlar. | Open Subtitles | يدعون أنهم وكالة تجسس |
Sanki canlıymışlar gibi davranıyorlar. | Open Subtitles | مجرد أنهم يدعون أنهم أحياء |