"يدعوه" - Traduction Arabe en Turc

• dediği
• diyor
• dedikleri
• diyorlar
• der
• davet
• diyorlardı
• derdi
• diyordu
• çağırmasından
• " olarak

Kasparov'un süreç dediği şey sürtüşmenin bir yan ürünü.
ما يدعوه كاسبروف عملية هو نتيجة ثانوية للاحتكاك.

Şüpheli beyaz yakalı bir dolandırıcı ve davranışçıların karanlık üçlü dediği şeye sahip--
هذا المجرم هو رجل محتال يجسد ما يدعوه علماء السلوك بالثلاثية المظلمة

Alman mucit, Gutenberg, baskı makinesi diyor, Majesteleri.
ماذا تدعو هذا الجهاز؟ المخترع الألماني، جوتينبيرج يدعوه آلة طباعة، فخامتك

Avukatlar buna önceki kötü eylemler diyor Patrick ve bu oldukça kötü.
هذا ما يدعوه المحامي فعل سئ سابق, باتريك و هذا بالذات سيئا بالفعل

Yüzyıllardır gizemlerle çevrili bir yere gittim. İnsanların Shangri la dedikleri bir yer
طرت الى مكان كان يكتنفه الغموض لقرون الى مكان يدعوه البعض شانغريللا

Ona 'Evrenin Babası' diyorlar ve bu resimler de Odin'nin oğullarından bazılarını gösteriyor.
أبو الجان كما يدعوه وهذه الصور لبعض من أبناء أودين العديدين

Sonra onu New Jersey'deki evine götürmüş ve yine babam der ki bu aşklarını sınadıkları en büyük testmiş:
لذا هو أَخذَها للبيت إلى نيو جيرسي ووَضعَها خلال الذي يدعوه الإختبارَ الأكبرَ الذى سوف يقابل حبهم:

Adam şuanda Ralph e mesaj gönderdi Skip Day partisine onu davet etmek için.
ادم ارسل للتو رسالة الى هاتف رالف يدعوه فيها للحفلة

Korumalardan biriydi. Sanırım Eli diyorlardı.
لقد كان احد الحراس ، لقد كانوا يدعوه "ايلاى"

Peter'ın "yönetici özel hesabı" dediği bir hesabı tutuyormuş.
التعامل مع شيء ما بيتر يدعوه الحساب الخاص التنفيذي

"Tırtılın, dünyanın sonu dediği şeye, dünya kelebek der."
ما يدعوه اليسروع نهاية ، العالم يسميه فراشة

Bazılarının misilleme dediği katliamı başkaları önemsiz bir endüstriyel kaza olarak düşünüyor.
رداً على ما يدعوه البعض بالمجزرة وآخرون صرفوا النظر عن الأمر وقالوا أنه مُجرد حادث صناعي

Ya da bazılarının dediği gibi, Beelersaurus'u bulan.
أو كما يدعوه البعض, البيليرسورس

"Ajaib-Gher'in karşısındaki tuğla platformu. harika bir ev, virgül yerliler ona Lahore Müzesi diyor."
الرصيف من الطابوق من أجل كبار السن "عجايب غير" بيت الإعجوبة، فاصلة كما يدعوه سكان البلدة بمتحف لاهور

Kroger buna süper korku diyor
يدعوه الدكتور كروجر الخوف الاقوى

Yaşlılar bu işe öyle mi diyor artık?
اهذا ما يدعوه الكبار هذه الأيام؟

Bu uzmanların doğrusal olmayan değişim dedikleri şey.
هذا ما يدعوه الخبراء بالانقلاب أو التغير اللاخطي

Cindy onu mangala falan davet eder ve ona bi tanı koyar durum ciddi mi bakarız
ويمكن لكندي أين يدعوه لحفل شواء أو شيء من هذا القبيل ويمكن له أن يراقبها ويرى إذا ما كان الأمر خطير

Ona neden "Ayakkabısız Joe" diyorlardı?
لماذا كانوا يدعوه "حافي القدمين"؟

Herkes ona "Mali Sniperist" derdi. Bebek keskin nişancı.
الجميع يدعوه "قناص مالي"، "الولد القناص"

Biyosferlilerden birisi buraya "uçak gemisinin tepesindeki cennet bahçesi" diyordu.
واحدة من "البيوسفاريين" كان يدعوه جنة عدن فوق حاملة طائرات.

Sanırım tanrı savaşın iki tarafından da onu çağırmasından yorgun düşmüştür.
أتخيّل أن الرب قد سأم من أن يدعوه كلاً من طرفي النزاع