"يدفعني للجنون" - Traduction Arabe en Turc

• beni deli ediyor
• beni delirtiyor
• beni çıldırtıyor
• beni çılgına çeviriyor
• deli ediyordu

Tuhaf olan, normalde bana ne yapacağımı söylemesi beni deli ediyor.
الشيء الغريب هو عندما يقول لي ما يجب القيام به في الحياة هذا يدفعني للجنون.

Bu da beni deli ediyor, çünkü seni ne kadar incittiğimi biliyorum ve gittiğim için benden nefret ettiğini biliyorum.
وهذا يدفعني للجنون ايضاً لانني اعلم الي اي مدي جرحتكِ واعلم انكِ تكهريني لانني قد غادرت.

Çünkü şakırdıyor, bu da beni deli ediyor. Duymuyor musun?
إنه يصدر صوتا يدفعني للجنون ، ألا تسمعه ؟

Vay canına. Harika haberler. Çoğu insanın bu haberleri bilmemesi beni delirtiyor.
هو خبر رائع. وما يدفعني للجنون هو أن يبدو أن معظم الناس لا يعرفون هذا الخبر.

beni çıldırtıyor.
إنهُ يدفعني للجنون

Seçeneklerim yokmuş gibi hissediyorum, ve bu beni çılgına çeviriyor.
أشعر أنه ليس بيدي الخيار و هذا يدفعني للجنون

Beni de deli ediyordu.
لأ , هو كان يدفعني للجنون

Bu beni deli ediyor. Lütfen dur.
تعرفين أنّ هذا يدفعني للجنون توقّفي أرجوكٍ

Birinin yaptığı işten hoşlanmaması nedeniyle işini kötü yapması beni deli ediyor.
هذا يدفعني للجنون عندما يقوم شخص ما لديه وظيفة لا تعجبه لذا يفعلونها بطريقة سيئه

Ben hariç herkes s.kişiyor, ve bu beni deli ediyor.
الجميع يضاجع ما عدا أنا, وهذا يدفعني للجنون

Bu da beni deli ediyor. Çünkü her şeyin güzel olmasını istiyorum.
إن الأمر يدفعني للجنون لأنني أريد أن تكون الأمور بخير

Yeni komşumuzun aptal çocukları sürekli bağırıp çağırıyorlar ve bu beni deli ediyor!
أولاد الجيران السخيفين بالخارج طوال الوقت يصيحون ويصرخون وهذا يدفعني للجنون

Onun için zararlı ama beni deli ediyor.
إنها مضرة بصحته، ولكنه يدفعني للجنون.

İncil 'dişe diş' diyor. İşte bu kafa beni deli ediyor!
الإنجيل يقول "العين بالعين" حسناً، هذا المنطق يدفعني للجنون

Ona bunu söyleyemiyorum ve bu beni deli ediyor!
لايمكنني إخبارها، وذلك يدفعني للجنون

Özür dilerim, bir şey beni deli ediyor.
آسفة، شئ ما فقط يدفعني للجنون

Son 12 saattir parti yapıyorlar ve bu beni delirtiyor.
اقاموا حفلة منذ 12 ساعة و هذا يدفعني للجنون

beni delirtiyor.
إنه يدفعني للجنون

Bu beni çıldırtıyor, anne.
هذا يدفعني للجنون يا أمي

Bu beni çıldırtıyor.
إنه يدفعني للجنون.

Sinir bozucu olabiliyor, kabul ediyorum. Bazı günler beni çılgına çeviriyor.
أنا أعترف، هو صعب المراس يدفعني للجنون في أفضل أيّامه

Mantıklı gelmediğini biliyorum ama beni çılgına çeviriyor.
أعرف أن هذا غير منطقي لكنه يدفعني للجنون

Babam beni deli ediyordu.
-أبي يدفعني للجنون