"يدمرون" - Traduction Arabe en Turc

    • mahvediyorlar
        
    • mahvediyor
        
    • yok ediyorlar
        
    • yok ediyor
        
    • mahvederler
        
    • yerle
        
    • yıkıyorlar
        
    • mahvederken
        
    • mahvettiğini
        
    • yok ederlermiş
        
    Kızın hayatını mahvediyorlar orada. Travis ise öylece kurtulacak. Open Subtitles إنهم يدمرون تلك الفتاة هناك، وترافيس سيكون بخير
    Ekosistemi mahvediyorlar. Yol kenarında ölü bir geyik görsem kendi kendime "Bu daha başlangıç" diyorum. Open Subtitles إنهم يدمرون النظام البيئي، أرى أيلاً ميتا بجانب الطريق فأقول لنفسي هذه هي البداية
    Çünkü cadılar, ekinleri mahvediyor. Open Subtitles هذا لأن السحرة يدمرون المحاصيل
    Kötü ve şeytani insanlar doğduğun dünyayı yok ediyorlar. Open Subtitles المرتشون والأشخاص الفاسدون يدمرون هذا العالم الذي ولدت فيه
    Yaşadığın evi herkes yok ediyor ve bunu hiç önemsemiyor musun? Open Subtitles كلهم يدمرون المنزل الذي عشت فيه حياتك كلها وأنت لا تهتم؟
    Yaratılışımızdaki sosyal değerlerimizi de mahvederler,tıpkı kanser gibi. Open Subtitles لكن يدمرون قيمنا الثابتة مثل السرطان تماما
    Kasabayı yerle bir edip, ekinleri yakıp zencileri ölesiye korkutuyorlar. Open Subtitles إنهم يهاجمون بعنف و يدمرون المحاصيل قد أخافوا الزنوج بشدة
    Sırf konuşmasınlar diye insanların hayatını mahvediyorlar. Open Subtitles انهم يدمرون حياة الاشخاص فقط ليمنعونهم من التحدث
    Onlar bu ülkeyi mahvediyorlar. Open Subtitles أنتم وأولئك الذين يدمرون هذه الامة ؟
    - Evet. Bu genç aktörler, onları keşfeden insanları mahvediyorlar. Open Subtitles رأيت نجوم صغار يدمرون من اكتشفوهم
    O herifler kariyerimi mahvediyorlar. Open Subtitles سوف يدمرون سيرة مهنتي أولئك الأشخاص
    Beyaz olmayanlar her şeyi mahvediyor. Open Subtitles أصحاب البشرة الغير بيضاء يدمرون كل شيء
    Bu adamlar, insanların hayatını mahvediyor. Open Subtitles أولئك الرجال يدمرون حياة الناس
    Para için, bütün bir köyü yok ediyorlar. Open Subtitles إنهم يدمرون قرى بأكملها من اجل حفنة من الدولارات
    Hükümetimin El-Kaide'yle olan bağlantısını yok ediyorlar. Open Subtitles يدمرون أي أدله لحكومتي بتورطها مع القاعدة.
    Hatta eminim ki erkekler kadınları yok ediyor. Open Subtitles أعتقد أن الرجال يدمرون النساء أي إن الرجال أقدر على ذلك من النساء
    Eğer seni forumlarında istemezlerse seni atarlar ve bilgisayarını ise mahvederler. Open Subtitles سيطردونك خارجا و يدمرون حاسوبك إذا لم يريدوك في منتدياتهم
    Ve ticareti kastettiklerini göstermek için yaptıkları şey ilk olarak Londra, New York ve Paris'i yerle bir etmek ve sonra da İsrail ve Batı Şeria arasındaki Yeşil Sınır'a iniyorlar. Open Subtitles وأظهروا أنهم يريدون العمل في البداية يدمرون نيويورك ثم لندن وباريس وثم هبطوا
    Tekrar inşa ediyorlar çünkü gelip evlerimizi yıkıyorlar. Open Subtitles أجل نستمر فى البناء لأنهم يدمرون منازلنا
    İnsanlar senin evini mahvederken senin yerine gerilmem haricinde evet. Open Subtitles عدا عن الخوف الذي أشعر به عند رؤية الجميع وهم يدمرون منزلك، طبعًا
    Sorunların birçok insanın hayatını mahvettiğini gördüm. Open Subtitles لقد رأيت الكثير من أصحاب القدرات يدمرون حياة الأشخاص
    Vahşi savaşçılar, öfkeli hayvanlar gibi çarpışırlar yollarına çıkan her şeyi yok ederlermiş. Open Subtitles كان "المسعورون" يقاتلون كالوحوش الضارية، يدمرون كل شيء في طريقهم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus