Eğer hep yaptığı bir şeyse biri onu takip etmiş olabilir. | Open Subtitles | ان كان ذلك من ضمن روتينه فقد يكون هناك احد يراقبه من فترة |
Eğer hep yaptığı bir şeyse biri onu takip etmiş olabilir. | Open Subtitles | ان كان ذلك من ضمن روتينه فقد يكون هناك احد يراقبه من فترة |
Birinin onu izlediğini söyledi. Sürekli küçük bir kızdan bahsediyordu. | Open Subtitles | كان يقول ان احدا يراقبه ويتكلم عن فتاه صغيره |
Sherlock, Arthur'un onu izlediğini bildiğini düşünüyor. | Open Subtitles | شيرلوك يعتقد انه علم بأن آرثر كان يراقبه |
En azından emin ellerde. Ona göz kulak olan biri var. | Open Subtitles | حسناً، على الأقل إنه بمكان آمن، أقّله أحداً يراقبه |
Bunu yapınca çok kızıyordum ona. Çünkü dükkândaki herkes onu izliyordu. | Open Subtitles | ذلك يغضبني كثيراً لأنَّ كلّ من في المتجر يراقبه |
Sendeleyerek odada yürürken birisi onu izliyor. | Open Subtitles | أحدهم يراقبه وهو يترنح عبر الغرفة |
Kocam izlendiğini düşündüğünü söyleymişti. | Open Subtitles | أخبرني زوجي أنه إعتقد أن هناك من يراقبه. |
Amiriniz tüm kaseti ona izlettirebilir. | Open Subtitles | يمكن أن يراقبه مديرك طوال الوقت |
Bir süreliğine, kısa bir süre onu takip ettirmiştim. | Open Subtitles | جعلت شخص ما يراقبه لفترة وجيزة ، فترة قصيرة |
İkinci katta. Bugünkü toplantı için bana yardım etmeli. Onu takip etmesi için birini ayarla ki sıvışmasın toplantıdan. | Open Subtitles | سأجعله يشارك بالحدث، فعين شخصا يراقبه حتى لايهرب! |
Hademe kılığında bir adamımız onu takip ediyor. | Open Subtitles | أحد رجالنا في هيئة بواب يراقبه |
Birisinin onu izlediğini düşünüyor gibiydi. | Open Subtitles | وكأنه كان يعتقد أن أحداً ربما يراقبه |
- Mink Rug'ın onu izlediğini mi sanmış? - Evet. | Open Subtitles | هل أعتقد " مينك " أن روج " يراقبه " ؟ |
Marion, Arthur'un onu izlediğini söylemişti ben de doğal olarak telefon bağlantı kutusuna baktım ve bunu Azatan Kitabevi'ne bağlanmış halde buldum. | Open Subtitles | ماريون) أخبرتنا) ان (ارثر) كان يراقبه لذا، طبيعيا، نظرت في صندوق توصيل الهاتف وجدت هذا |
En azından emin ellerde. Ona göz kulak olan biri var. | Open Subtitles | حسناً، على الأقل إنه بمكان آمن، أقّله أحداً يراقبه |
Patron ona göz kulak oluyor, al... Istakozun tadına. | Open Subtitles | الرئيس يراقبه, هيا تذوق بعضا من هذا الكركند |
Yine yüzü dönük uyuyordu ve delikanlı yanında oturmuş onu izliyordu. | Open Subtitles | كان لا زال راقدا على وجهه " " الصبي جلس فى قبالته .. يراقبه |
Özel Şube onu bir süredir izliyordu. | Open Subtitles | الفرع الخاص كان يراقبه منذ فترة |
Biri Başkan'ın ekibiyle irtibata geçsin. Biri onu izliyor. | Open Subtitles | أحدهم يتبع حرس الرئيس أحدهم يراقبه |
... ya da küçük yeşil adamlar onu izliyor. | Open Subtitles | أو رجل أخضر صغير يراقبه. |
- Eric sana kim tarafından izlendiğini söyledi mi? | Open Subtitles | هل أخبرك " إيريك " من الذي يراقبه ؟ |
Amiriniz tüm kaseti ona izlettirebilir. | Open Subtitles | يمكن أن يراقبه مديرك طوال الوقت |