"يرعى" - Traduction Arabe en Turc

• bakıyor
• kulak
• bakacak
• sponsoru
• bakar
• taslama
• sponsor
• gözeten
• koruyucusu
• otluyor
• otlatıyor
• otlanıyor

Senin tanıdığın Walter kardeşi öldüğünden beri ön sırada her telefona bakıyor, herkesle, her şeyle ilgileniyor bir gözü açık uyuyor.
...والتر الذي تعرفه ما زال في خط الدفاع ...الأول منذ توفي أخوك دائماً حاضر لنداء الواجب يرعى كل الشؤون، وكل الأشخاص

Ebeveynler avlanırken kardeşlerine bakıyor.
إنه يرعى الصغار بينما يصطاد البالغون بعيداً

Richard'ın bizimle gelmesini istiyordum; çünkü biz dağdayken o kampta kalarak eşyalara göz kulak olabilirdi.
نحن أردنا ريتشارد لأنه عندما كنا على الجبل, و هو في سفح الجبل لأستطاع ان يرعى عدتنا

Ve bu çocuğa bakacak birine ihtiyacın var.
وعليك أن تجدي من يرعى هذه الطفلة

Peki bu çalışmanın sponsoru kimdi biliyor musunuz?
وهل تعرفون من يرعى هذا البحث؟

- Ordu kendi evlatlarına bakar.
الجيش يرعى أبناءه

Bana patronluk taslama.
لا يرعى لي سخيف.

Kocam, köpek barınakları için yapılacak açık arttırma gecesine sponsor oldu.
زوجي من يرعى حفلة جمع التبرعات الليله لأجل ملاجئ الكلاب المحليه

Küçüğünü gözeten büyük kardeş. Bunu iyi anlamanız lazım işte.
إذ الأخ الكبير يرعى الصغير، وهذا ما عليكم فهمه.

Çünkü, kardeşinin koruyucusu kayıp çocukların kurtarıcısıdır o.
والذي يرعى اخوه بحق والذي يجد الابناء الضائعين

Eğer hepiniz buradaysanız o zaman Hope'a kim bakıyor?
إذا كنتم أنتم هنا، فمن يرعى هوب؟

Kısaca bana söyledikleri şu, günde 18 saat çalışacaklar, kocalarının belki bir işi olabilir ama , zamanının çoğnda evde kalıp çocuklara bakıyor olacak.
أساساً ، الطريقة التي أخبروني بها هي ، أنهن يردن العمل 18 ساعة يومياً ، وأنه من المحتمل أن أزواجهم يكون لهم وظيفة ، ولكن في أغلب الأحوال فإنه سيكون في المنزل يرعى القطط أو الكلاب المنزلية .

Çocuklara kim bakıyor?
من يرعى الأولاد؟

Herkesi hayatta tutuyordu. Ailelere göz kulak oluyordu.
إبقاء الجميع على قيد الحياة يرعى كل واحد من في الأسرة

- Diyemem. Değer verdiği insanlara göz kulak olur.
لا يمكنني، إنه يرعى الناس الذين يهمه أمرهم.

Ölürsem gariban anama benden başka bakacak kimse yok.
... إذا أصبحت عاجزاً لن يرعى والدتي الفقيرة أحد

Kendisi etkinliğin sponsoru olur.
إنـهُ في الواقع يرعى هذا الحدث

Bu onun icabına bakar.
حسناً, ذلك يرعى ذلك

- Bana patronluk taslama Robert.
لا يرعى لي سخيف، روبرت.

Her akşam, bölgedeki bir iş kurumu akşam yemeğine sponsor oluyor ve yemeği hazırlaması ve sunması için gönüllülerden oluşan bir grup gönderiyor.
كل ليلة أحد الأعمال التجارية يرعى العشاء ويرسل فريقاً من المتطوعين الذين يساعدوا في صنع وتقديم الوجبة

Kendi çıkarlarını gözeten bir topluluk görüyorum sadece.
ما أراه هو مجتمع يرعى نفسه فقط

Çünkü, kardeşinin koruyucusu ve kayıp çocukların kurtarıcısıdır o.
والذي يرعى اخوه بحق والذي يجد الابناء الضائعين

Ön tarafta grubun erkek lideri otluyor.
بالفعل , فى رأس القطيع يمكن رؤية الذكر و هو يرعى

Jorgensen benim davarları otlatıyor.
يورجنسن كان يرعى ماشيتي عنده

Tek bir çift yetişkin nöbet tutarken diğerleri uzakta otlanıyor.
أحد الزوجين فقط هو الذى يحرس والآخر يظل يرعى ...