| Benim demek istediğim, kardeşin bana yardım etmeden, hiçbir yere gitmeyeceğim. | Open Subtitles | إن الذى قصدته هو, أه, أننى لن أذهب ألى أى مكان حتى يساعدنى اخوكى, اولا |
| Burada konferans için bana yardım edebilecek bir teknik eleman var mı? | Open Subtitles | يمكنة ان يساعدنى بالامور التقنية من اجل محاضرتى |
| Biri yardım etsin! - Biri yardım etsin, lütfen! | Open Subtitles | . شخص ما يساعدنى ، رجاء . أنتهى هذا , انتهى هذا |
| Ben başlattım. Biliyorum yardımı olmaz; ama sadece boşlukları dolduruyordum. | Open Subtitles | أنا التى بدأت الموضوع، أعرف أنه لا يساعدنى ولكنه على الأقل يملأ بعض الفجوات فى حياتى |
| Yardım edin bana! Yardım edin! | Open Subtitles | ساعدونى , اى شخص , يساعدنى |
| Bu tuhaf gelebilir ama sadece düşünmeme yardımcı oluyor. | Open Subtitles | أنظرى. هذا سيبدوا غريب. ولكنة شيئ يساعدنى على التفكير |
| Fakat her adımda bana yardımcı olan biri var, | Open Subtitles | لكن هناك من يرافقنى فى كل خطوة و يساعدنى |
| Michael Turner olarak karaborsadan bir şey almama yardım ediyordu. | Open Subtitles | أخوك ك"مايكل تيونر" كان يساعدنى لشراء شىء من السوق السوداء |
| Fakat bir şey var, o bana yardım edecek. Benim dediğimi yapacak. | Open Subtitles | ولكن يوجد شيئا سوف يساعدنى , ويفعل ما اقوله |
| Ve bana yardım edecek kimseye ne olacağını da bilmiyorum. | Open Subtitles | ولا أعلم ما الذى سيجدث لاى شخص سوف يساعدنى |
| Ayrıca Dr. Wilson bana yardım ettiğini belirtti. Ve ben kabul ediyorum. | Open Subtitles | إلى جانب أن دكتور "ويلسون" قال أنه يساعدنى , و أنا أوافق. |
| Simmons hanım için biri bana yardım etsin. Korkunç biri! | Open Subtitles | لابد أن يساعدنى أحد مع تلك السيدة اللعينة "سيمونـس" , أنها فظيعة |
| bana yardım edecek olan sizdiniz. | Open Subtitles | و أنت الشخص المفترض أن يساعدنى ،يساعدنى |
| Yardım edin! Biri yardım etsin! | Open Subtitles | شخصاً ما يساعدنى |
| yardımı olabileceğini düşündüğün başka birşey olursa beni ara. | Open Subtitles | إذا استعطى ان تفكرى فى اى شئ اخر يمكن ان يساعدنى فقط اتصلى بى |
| Unutmak istemediğim şeyleri görmeme yardımcı oluyor. | Open Subtitles | يساعدنى على رؤية الاشياء اشياء لا اريد ان انساها |
| Bu konuda bir yetişkinin bana yardımcı olması lazım. | Open Subtitles | وانا فى حاجة إلي شخص راشد لكي يساعدنى علي هذا. |
| Ajan Carter soruşturmamda bana yardım ediyordu. | Open Subtitles | العميل كارتر يساعدنى فى التحقيقِ |
| Quarrel bana yardım ediyor. | Open Subtitles | كواريل كان يساعدنى |
| Tanrı biliyor ya, cadılar günü hazırlıklarına da yardım etmedi. | Open Subtitles | يعلم الله أنه لم يساعدنى فى إعداد زينة الهالوين |
| İyi okumak, iyi bir ofis işi bulmamda yardımcı olacak. | Open Subtitles | ان اكون قارىء جيد سوف يساعدنى هذا فى الحصول على عمل اخر |
| Burada bana yardımcı olabilecek genç bir delikanlı görüyorum. | Open Subtitles | الذى يمكنه ان يساعدنى |