"يستسلمون" - Traduction Arabe en Turc

• pes
• vazgeçtiler
• vazgeçmezler
• yenik düşerler
• teslim olmalarını

topraklarını kaybettiklerini çocuklarının aç olduklarını besin kaynaklarının çalındıklarını görüyorlar ama pes etmiyorlar.
لإرتفاع كل صباح للمواجهة مفقودون من أرضهم لرؤية الأطفال جوعى حياتهم تجهز مسروقة وهم لا يستسلمون

pes ettiğini hiç görmedim.
ذراع محطمة أضلع مكسورة أنا لا أراهم يستسلمون وأكثر من هذا

Mücadele ettiklerini savaştıklarını hissederim ve sonra pes ederler.
وقد كنت أشعر بهم وهم يقاوموا يقاومونى ولكن فى النهايه هم فقط يستسلمون

Bir şeyler saklamıyorlarsa neden kendi bölgelerinde olma avantajından vazgeçtiler?
لماذا يستسلمون لفكرة المنزل إن كانوا لا يُخفون شيئاً؟

Bu şekilde asla gitmezler, asla vazgeçmezler.
لا يرحلون فحسب و لا يستسلمون أبدا

Duygularına yenik düşerler.
يستسلمون لمشاعرهم.

Birkaç rehine daha öldürdükten sonra pes edeceklerdir.
قتل المزيد من الرهائن وعندها سوف يستسلمون

O kadar ilgi bekleyen bir koloniydik ki, İngilizler pes etti.
إننا المستعمرة المزعجة جداً لدرجة جعلت البريطانيين يستسلمون

Bu adamlar pes etmeyecek. Saklanacak bir yer bulmalıyız.
إنهم لا يستسلمون, علينا الاختباء

Sonuçta bütün öğrenciler pes ediyor.
وأجعل التلاميذ يستسلمون في النهاية

Onlar cesur askerler, ve hiç pes etmediler.
الجنود اليابانيون أقوياء لا يستسلمون

Seni uyarayım çoğu kişi bir haftada pes eder.
أنا احذرك , ان معظم الناس يستسلمون بعد اسبوع .

Lanet olası şeyler yavaştır; ancak pes etmezler.
الأوغاد يسيرون ببطء لكنهم لا يستسلمون

Veliler hep pes ediyor.
كلا , لأن الأباء دوماً يستسلمون

Hastalarıma ne zaman pes etmeleri gerektiğini de söylemişimdir.
وقلت لنساء كثير بدأو يستسلمون لليأس

Değişiklikle kölelik biter. Onlar da pes ederler.
بتطبيق "التعديل" العبودية, عندها سوف يستسلمون و ستنتهي الحرب

- Genç insanların bir şeye tutkuyla bağlıyken mücadele etmeleri gerektiği an pes etmeleri çok hoşuma gidiyor.
-أحبّ حينما يكون الشباب شغوفين تجاه شيئاً ما ومن ثمّ يستسلمون وحسب

Çünkü azizler asla pes etmez.
لأن القديسون لا يستسلمون أبداً.

Yani böyle kayarken çoğu insan pes eder.
الكثير من الناس يستسلمون للقدر

- Japonlar gibi, asla vazgeçmezler.
إنهم مثل اليابانيين، لا يستسلمون أبداً.

"Teslim olun" demeden onlara teslim olmalarını emretti.
قام بجعلهم يستسلمون قبل أن يستخدم كلمة إستسلام