| Çünkü Taşımacılar Sendikası'nın kontrolü onlardaydı. | Open Subtitles | لأنهم يسيطرون على اتحاد عمال المهن الحرة |
| Dış Halka'nın kontrolü Hutt'ların elinde askerlerimizi nakletmek için onların geçiş yollarına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | إنهم يسيطرون على الحلقات الخارجية ونحن لدينا الحلقات الثنائية وهذا يساعدنا على نقل الجيش |
| Temelde yasamayı denetleyen onlar, aslında kanunları onlar kontrol ediyor. | Open Subtitles | هم يسيطرون على المشرعين وبذلك ، فانهم يسيطرون على القانون |
| Nijerya nüfusunun on binde biri; ülkenin gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 75'ine denk gelecek refahı kontrol ediyor. | TED | وواحد من مائة بالمائة من سكان كينيا يسيطرون على ثروة تساوي 75 بالمائة من الناتج المحلي الإجمالي بالبلاد. |
| Medyamızı kontrol ederler, mülkiyet edinmeyi veya reklamcılığı da. | Open Subtitles | يسيطرون على وسائل إعلامنا, سواءًبالملكيةالمباشرةأوعبرالإعلانات. |
| politikacılarımızın çoğunu kontrol ederler çünkü onların seçim kampanyalarını desteklerler. | Open Subtitles | يسيطرون على معظم سياسيينا لأنهم يموّلون حملاتهم الانتخابية, |
| Uyuşturucu onların kontrolünde, silah kaçakçılığı, kara borsa elmaslar insan ticareti, hatta cinayet ve şantajda. | Open Subtitles | يسيطرون على المخدرات وتهريب الأسلحة والمتاجرة بالماس في السوق السوداء والمتاجرة بالبشر وحتى القتل والإبتزاز |
| Ülkenin yarısı onların kontrolünde. | Open Subtitles | وجنودهم يسيطرون على نصف البلد تقريباً |
| Robotu uzaktan kontrol ediyorlar, siz de sesli yönlendirme yapıyorosunuz. | TED | يسيطرون على روبوت بعيد، وأنت تقوم بتوجيه العمل بصوت عالٍ. |
| Asansörün ve bu katın kontrolü FBI'da olacak. | Open Subtitles | المباحث الفدرالية يسيطرون على المصعد وهذا الطابق |
| Dağların doğusundaki her şeyin kontrolü onlardaymış. | Open Subtitles | يقولون أنهم يسيطرون على كل شئ بشرق الجبال |
| Sana şu yeni kalabalık kontrolü teknolojisini göstereceğim. | Open Subtitles | سأريك بعض من هولاء القوم الذين يسيطرون على التكنولوجيا |
| Şehrin kapılarını adamlarım kontrol ediyor. | Open Subtitles | رجالى يسيطرون على بوابات المدينة وكل مخارج الساحة |
| Bu bölgeyi Hazara mücahitleri kontrol ediyor | Open Subtitles | الهزارا هم المجاهدين الذين يسيطرون على هذه المنطقة |
| En tehlikeli temsilcileri de burada. Radyo dalgalarını ve film bantlarını kontrol ediyor, çalışanları birliklerine alıyorlar. | Open Subtitles | أن أكثر عملائها الخطيرين هنا، يسيطرون على الأذاعة والسينما، |
| Bu beyaz çocuklar hap ticaretini kontrol ederler... rahatça öldürürler, doğru fiyata her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | الإيفيرز هؤلاء البيض يسيطرون على تجارة المخدرات ويقتلون أي أحد -مقابل سعر جيد |
| Dağların doğusu onların kontrolünde. | Open Subtitles | يقال أنهم يسيطرون على كل شئ بشرق الجبال |
| Uyuşturucu onların kontrolünde, silah kaçakçılığı kara borsa elmaslar, insan ticareti, hatta cinayet ve şantajda yani, en tepede bunların hepsini yöneten bilinmeyen eski bir ajan var. | Open Subtitles | يسيطرون على المخدرات وتهريب الأسلحة والألماس في السوق السوداء والمتاجرة بالبشر وحتى القتل والإبتزاز يترأسهم جميعًا عميل سابق غير معروف |
| Polis onların kontrolünde. Onlar mı? | Open Subtitles | انهم يسيطرون على الشرطة |
| Vebayı (pest) kontrol ediyorlar. Ve hayvanlar için gıda kaynağı. | TED | إنهم يسيطرون على الآفات. وكذلك فإنهم غذاء للحيوانات. |
| 3.4 milyon okyanus milini kontrol ediyorlar. Ve bu yaklaşık yüzde 1 ve 2 arasında... ...gezegendeki tüm okyanus sularının. | TED | يسيطرون على 3.4 مليون ميل مكعب من المحيط، و هذا يمثل ما بين واحد إلى إثنين بالمائة من مياه المحيط على الكوكب. |