"يضاهي" - Traduction Arabe en Turc

    • gibisi
        
    • gibi olamaz
        
    • boy ölçüşemez
        
    • kıyaslanamaz
        
    • kıyaslanmaz
        
    Aylarca kafa yorduktan sonra sorununuzun çözüm yolunu bulmanın verdiği mutluluk gibisi yok. TED لا شيء يضاهي الشعور الذي يجتاحك بعد قضاء شهور من التفكير المضني، حينما تفهم المنطق السليم لحل مشكلتك.
    Böyle insanlarla dolu bir salonda herkesin dikkatini bana vermesi gibisi yok. TED لا شيء يضاهي وجودي في غرفة مليئة بالناس هكذا، حيث تمنحونني جميعًا انتباهكم.
    Günlük rutinin stresini atmak için bir karnavalın şamatası gibisi yok. Open Subtitles لاشيء يضاهي الهرج والمرج في الكرنفال ليسعاد على التعافي من ضغوطات الروتين اليومي.
    Hiç bir şey büyük İtalyan düğünü gibi olamaz. - Anthony Rossano! Open Subtitles هذا أفضل للجميع فلا شيء يضاهي عُرس إيطاليّ ضخم
    Yerdeniz'deki hiçbir büyücü, Efendi Cob ile boy ölçüşemez! Open Subtitles !"لا ساحر في "بحر الأرض" يضاهي قوة السيد "كوب
    Başka hiçbir şey ve hiç kimse onunla kıyaslanamaz. Open Subtitles ولا يمكن لأحد أو لشيءٍ أن يضاهي منزلته لديك
    İnsanın beynini kullanması gibisi yok. Open Subtitles لا شيء يضاهي التفكير، العقل هو زهرة الإنسان
    Uzun bir günün ardından soğuk bir bira gibisi yok, ha? Open Subtitles لا شيء يضاهي كأساً باردة بعد يوم شاق، هه؟
    Evet, şey... bovling kukasının düşmesini seyretmek gibisi yoktur ha? Open Subtitles حسناً .. لاشيء يضاهي مشاهدة قوارير البولينغ وهي تتساقط ، هاه ؟
    Evet, iblis avından sonra geceye akmak gibisi yok. Open Subtitles أجل، لاشيء يضاهي ليلة في المدينة بعد عناء شاق جرّاء قتل الشيطان
    Sevgi dolu karınızın verdiği destek gibisi yoktur değil mi? Open Subtitles ما مِن شيء يضاهي دعم الزوجة المحبّة، صحيح؟ مهلاً.
    Hayatının en romantik gecesini sana yapılan ilk eşşek şakasının olduğu yerde geçirmek gibisi yoktur. Open Subtitles لا شيء يضاهي الإحتفال بأكثر ليلة رومنسية في حياتك في غرفة حدث لك فيها أول مقلب ساخر
    Ameliyat öncesi aile kavgası gibisi yok, değil mi? Open Subtitles لاشيء يضاهي النزاع الأسري لما قبل الجراحة , صحيح ؟
    Sinirleri yatıştırmak için zindana benzeyen sessiz bodrum gibisi yoktur. Open Subtitles لا شيء يضاهي قبو لطيف شبيه بالزنزانة يهديء الأعصاب
    Eski kız arkadaşının nişanlısıyla paylaştığı yatakta kafanın bir milyon olması gibisi yok. Open Subtitles لا شيء يضاهي شرب المخدرات على السرير الذي تنام عليه شريكتك السابقة مع خطيبها ؟
    Yüzüne çarpan rüzgarla yokuş aşağı kaymak gibisi yoktur. Open Subtitles لا شيء يضاهي الهبوط من منحدر والرياح تضرب وجهك
    Artık salataları geri ayıklamak gibisi yok! Böylece yeniden kullanılabilinir! Open Subtitles لا شيء يضاهي فصل مكونات سلطة قديمة، ستكون كأنها طازجة!
    Plajda iyi kurgulanmış bir polisiye roman okumak gibisi yok. Open Subtitles لا شيء يضاهي قراءة رواية محكمة الحبكة على الشاطئ
    Ama hiçbiri ay ışığında alabalıkların sıçramasını izlemek gibi olamaz. Open Subtitles ولكن لا شيء يضاهي قفزات السلمون تحت ضوء القمر.
    Evet, ama K'un-Lun'ın en iyi iki savaşçısıyla boy ölçüşemez. Open Subtitles أجل ، لكنه لن يضاهي اثنين من أفضل محاربي "كون لان".
    - Ne kadar sıradışı olsa da, hanımefendi, sizi salonda bekleyen heyecanla kıyaslanamaz. Open Subtitles -لقد حصل شيء إستثنائيٌ جداً ... -مهما كان إستئنائياً, سيدتي , فلن يضاهي المفاجأة التي تنتظركِ في قاعة الإستقبال
    yemin ederim çocuklarının olmasıyla kıyaslanmaz... ama belki de hayatımın en iyi 4 yılı buradaydı. Open Subtitles ..انها, بحق الله ..لاشئ يضاهي شعور نعمة أن ترزق بأطفال لكن هذه ربما تكون أفضل أربع سنوات من عمري

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus