Eğer onlara karşı herhangi bir şey varsa, o zaman muhalif bir gazete olduğumuzu düşünüyorlar. | TED | هم يعتقدون انه ما ان ننشر شيئاً ضدهم .. فاننا صحيفة معارضة لهم ولسنا مستقلين |
Göründüğü kadarıyla çevrede birileriyle bir bağlantısı olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون انه ربما يكون متورطا مع عائلة في الجوار |
Orta Doğu'daki bazı beyler çok fazla paranız olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | هناك بعض السادة في الشرق الأوسط ممن يعتقدون انه بامكانهم جمع صفقة كبيرة من المال |
Bazıları onun insan olmadığını veya onların gerçek olmadığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | البعض يعتقدون انه ليس انسان او انه ليس حقيقيا |
Öyle, ama bazı insanlar onun Mezar-ı Şerif'te olduğunu sanıyorlar. | Open Subtitles | نعم لكن بعض الناس يعتقدون انه في مزار شريف |
Senin aşçı olabileceğini sanıyorlar. İşin aslı ne biliyor musun Liguini? | Open Subtitles | يعتقدون انه ربما عليك ان تطهو ولكن أتعرف ما اعتقده انا, لينجويني؟ |
Bebekle ilgili bir sorun olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | .انهم يعتقدون انه توجد مشكلة بخصوص الطفل |
Seni yaratmamın bir hata olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | . . يعتقدون انه كان خطأ من البدايه إنشائك |
Piyano yerine gitar kullanarak denememizi düşünüyorlar. | Open Subtitles | يعتقدون انه يجب أن نجرب الجيتار ، بدل البيانو |
Bazı akıllı insanlar bunun menenjit olduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | بعض الأشخاص لطيفين يعتقدون انه التهاب السحايا. |
Siyular onları öldürmezse bile sizin öldüreceğinizi düşünüyorlar. Saçmalık. | Open Subtitles | إنهم يعتقدون انه إذا لم تقتلهم قبيلة سو ربما أنت ستفعل |
Dallas'a geri dönmüş olabileceğini düşünüyorlar. Emin değiller. | Open Subtitles | هم يعتقدون انه رجع إلى دالس لكنهم غير متأكدين |
Benim şu anda konuşmaya çalıştığım bir arkadaşında kaldığını düşünüyorlar. | Open Subtitles | انهم يعتقدون انه موجود عند صديق له في المدينة هذا الصديق هو من أنتظره الآن على الهاتف |
Onun Avrupa'da bir organize suç örgütüyle bağlantılı olduğunu düşünüyorlar gibi. | Open Subtitles | وهم يعتقدون انه يشارك مع منظمات الجريمة في أوروبا |
Avrupa'da bir organize suç örgütüyle bağlantılı olduğunu düşünüyorlar herhalde. | Open Subtitles | يعتقدون انه يشارك مع منظمات الجريمة في أوروبا |
Şehirdedir diye düşünüyorlar ama samanlıkta iğne aramak gibi bir şey bu. | Open Subtitles | الآن، يعتقدون انه في منطقة المترو ولكن هذا مثل البحث عن إبرة في كومة قش |
Onun atlamayı denemediğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | انهم يعتقدون انه لم ينوي القفز ابدا. |
33 numaralı otobüsü havaya uçurabileceğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | انهم يعتقدون انه يكره الحافله رقم 33 |
Gördüğün gibi insanlar, zor zamanlarında oldukları için cimrilik yapabileceklerini sanıyorlar. | Open Subtitles | الناس يعتقدون انه بسبب ان الزمن صعب يمكنهم ان يبخلوا على هذه الاشياء |
Sadece benim seni ve okulu özlediğimi sanıyorlar, ve bende onlarla aynı fikirdeyim. | Open Subtitles | فقد يعتقدون انه لاني اشتقت اليك وانا اتفق معهم فى ذلك |